Sevmek birbirine değil, birlikte aynı noktaya bakmaktır. exupery
Doğan Güneş
Doğan Güneş

Gece Oldumu Şehrin Işıkları Kıskanırdı/Üstümüze Sinen Kelebek Renklerini

Yorum

Gece Oldumu Şehrin Işıkları Kıskanırdı/Üstümüze Sinen Kelebek Renklerini

( 24 kişi )

8

Yorum

34

Beğeni

5,0

Puan

5032

Okunma

Gece Oldumu Şehrin Işıkları Kıskanırdı/Üstümüze Sinen Kelebek Renklerini

Gece Oldumu Şehrin Işıkları Kıskanırdı/Üstümüze Sinen Kelebek Renklerini

’’Bana evini betimle sana
Gùldùşlùyù anlatayım "" Sennur Sezer..

Ayışığında bir kelebek olmak gibi..
Kalbimde büyüdükçe büyüyor içimdeki özlem..
Kalbimin Ritmik Atışını Tarifleyen En Güzel İmgesin/Say ki Bundan Önce Gökyüzüyle Çarpıştık
.....
Konu konuyu açıyor,öykü içinden öykü çıkıyor,hikayeler
yağmurda bir türlü birleşmeyen halkalar gibi önümüze yığılıyordu..
Zarif ışıklar ve müziğin sesi dekorla birlikte muhteşem bir bütünlük içinde
içimize,ta en derinimize felsefi anlamlar yüklüyordu..
Ruhtaki çatlakların kadraja düştüğünün farında bile değildik..
Birden,kadife bir sesle;
’Sonbahar’ dedin bana,fısıldayarak..’Sonbahar’.
O an hiç bir yanıt veremeden öylece,iki dudağım arasında
küçük bir boşluk bırakmış büyük bir hayranlıkla seni izledim..
İki parmağınla bir kadife dokunuşla dudaklarımı kapatıp
boynumdan öptün..
Yerleşik aşklar adına!;
Bir atın yelesi gibi savruluyordu saçların..
Dışardan odaya deniz rüzgarları değiyordu ve gözlerinin içinde yakamozlar uçuşuyordu..
Yağmur yağmura ne kadar benziyorsa o kadar benziyorduk birbirimize..

Şimdi aşk,sen ben arası bu berbat dünyaya ütopik bir dirence tutunmaktır..
Özgürlük ve mutluluk Devrimin diyalektiği,aşk’sa senin diyelektiğindir Güldüşlüm..
Özlemin üstü başı şiir kokuyor ya,
deniz olan ellerinden topluyorum ya umutları;Varsın
Ekim’in yirmi dördü ağlatsın ikimizi..


Anımsıyorum da karlı bir Şubat ayında buz tutmuş sokaklardan birinde
çocukça oyunlar oynamıştık..
Senin sırt çantandaki eşyaları benim çantama doldurup,
seninkisini altımıza bir güzel serip rampa aşağı güle oynaya kaymıştık..
Tedirgindik,pencerelerde izleniyorduk..Çok geçmeden bir baktık,bizi izleyenler
ardımızda,upuzun zincir olmuştuk..Kar treni gibiydik..Dümenin başında ikimizdik..
İnsanlar ardımızda güvenli bir sığınak bulmuş gibi sıkı sıkıya
sarılmışlardı belimizden..Levent’tin kıyıya inen bir sokağın başında,her yaştan
kadın,erkek,çocuk,yaşlı yokuş aşağı ıslak ıslak kayıyorduk..


Sabah olsa ve çıkıp gelsen..
Gece oldumu denizden devşirdiğim mavinin çiylerini düşürsem ellerine..
Bizsiz geçen günlere inat gülsen,gülüşünden bir perde aralansa geceye..
Susarak dokunsak öteki yanımıza,ay dökülür üzerimize..
Düşlerden sıyrılmış bir aşka sığsak,en küçük bir boşluğa yer vermeden
işlese işlese ta en derinimize..


Çok eskiden beri,uzaklardan birbirimize susuyormuşuz da
ben bunun yeni yeni farkına varıyormuş gibiyim..
’O,birbirlerine eklenen suskunluklar içinde bir sürü söz vardı’
Ve ben o sözleri dahi içime susuyordum..En fazla bir şiire,
bir öyküye,mektuplara konuşuyorum..Öylece..Sessizce..
Dokunduğun,sevdiğin hatta umursamadığın nesnelere,eşyalara
giysilere bile şiirler yazıyorum..
Sana ulaşmam mümkün olsa büyük bir tutkuyla
şunu söylemek isterdim;Her Cumartesi mektup yazdım kuşlara..
Deniz çizdim yağmur sularına..Uzun metraj filmlere
sana dair sözler yazdım..Adanmışlığı bilgece kurguladım..
Vapurunu yalnız bırakmayan martılar gibi sevmeler,
özlemler,tepeden tırnağa hüzünler örgütledim..
En güzeli de ne biliyor musun?..
Dünyayı güzelleştirmek isteyenlerin yanıbaşından
eksik etmedim kendimi..


Elimde kıymetli bir Cumartesiçiçeği..
Bir fotoğraftan ellerine bakıyorum,az evel bir kelebeğe çiçek olmuş sanki..
Neresinden tutunsam hayatın,elimde kalacak duygusu..
Her yüz kendini gösteriyor,her bakış kendini anlatıyor,her göz
kendini yaşatıyor;
Söylesene seneryosunu konuşturan şair,Ekim
onun şehrinde ölmek için makul bir mevsim değil mi .
Oysa ne toplumsal bir ’suç’a’ ortak olmak,ne de ona kayıtsız kalıp,
sadece susmak bile yaşamın vicdan süzgecinde aklamıyor hiç birimizi..



Dünya yıkık bir sahneyse bu şiir de en güzel tiradın olsun..
’İnsanın içi ağır’dıkça ıskartaya çıkıyor kimi düşlerimizde..
spotları söndür şair..repliklerini yeni bir dünyaya,yeni bir insana,yeni bir düş’e sakla..
Kimbilir belki,sonsuz özgürlüğe..Gremeri bozuk bir çağdayız..


Şiir iki kişiliktir mektup Cumartesi..

Sabah olur,yüreğimden iki turuncu balon havalanır göğe..
Sabah olur,yirmi dört Ekim’dir;yüreğim bir uzak deniz mavisi..
Levent’te çerden çöpten hayallerimle sevinçliyim..
Yani öyle ki,duramam içimin üstünde..
Dil biligisinden yola çıkmıştım birden,düşbilgisi,kuşbilgisi derken
gülbilisine yeni bir alfabenin ortasına düşüverdim işte..
Kimsenin kimseye ömrümün baharı diyemediği bir çağda aşk;
bir bıçaktan düşen zerre’ymiş..

Kadife bir dokunuşla ’Sonbahar’ dedin,sessizce..
Hadi,eğilip kulağına fısıldayalım gecenin..
’’Bir Cumartesi sabahı dardan rahata eresin gönlüm’..

Sendeki mavi,bendeki telaş,doğduğun gün,dışarda çocuk sesi,
dinlerken ezberlenmiş şarkılar,oraya buraya saçılmış şiirler;
Ekim’in yirmi dördüne krizantem çiçekleri adıyorum..
Ölümüne bir düş çiziyorum şiirin yüreğine..
İçeriden sana şimdilik yalnızca umutlarımı iletiyorum
insancıl bir erinçle.İnsana özlem düşünün gerçekleştiği bir evren dileğiyle...


24 Ekim..15..Cumartesi..

Levent’te şiir kokulu bir evde
iki sahne/
gürültülü bir nehir/
seneryo eksik/prova yanlış alınmış/
deşifresi mümkün olmayan biyografi/
ne güzel yaşadık/
alt yazısız uzun filmlerde..

Levent’te pencereleri denize açılan evde
dekorlar mektup tadında
el ayak çekilmiş
sokak lambaları boşluğa düşüyor
içimden bin umutla
geceye bağımsızlığımı ilan ediyorum
gitarda bir serenat başlıyor
sakıncalı zamanlar
kirli sakalımdan tanıyor sokak kedileri
çayım soğuyor
adımız afişe
son vapurda gidiyor
peron önleri nasıldır kim bilir

Levent’te
merdiven sayısı değişmeyen evde!
sevgisiz bir çağda bolkeseden sevmenin bütün hünerini
nakış nakış işliyorum
gelsen
aklımdaki seneryo
izdihama durur
koşar adım çıkardık sokağa
kaldırıma düşmüş sevda kokusunu
toplaya toplaya yürürdük bir ömrü
iki karşılıklı bakış
iki çift gülen göz
iki yandan örgülü şaç
iki ten
rüzgarın tenimize sinmiş kokusu

Hey benim aykırı sonyazıma düşen cemre!
umudu çatmış dağlarda düşlerimiz
gel geç bir tutku değil
boğaz’da salınır şavkımız
öyle masum
say ki
postacısını kaybetmiş zamanda
hüznümüz yıkık dünyayı onarmış
ben ve benden talan edilmiş bize gider en çok
rotasından çıkmış tüm vapurlar yoldaşım olsun

Hadi
indir boynundaki fuları yarıya
birazdan ağlatır ikimizi
Ekim’in yirmi dördü


-Bir Nörolog olan Oliver Sacks’ın müzikle insanlara şifa vermesi
gibi her film bir sırrı,her şiir bir duyguyu çoğaltsın ömrüne-
İnsancıl bir erinçle hürriyet tadında umutlarımı yolluyorum-

Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiiri Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (24)

5.0

100% (24)

Gece oldumu şehrin ışıkları kıskanırdı/üstümüze sinen kelebek renklerini Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Gece oldumu şehrin ışıkları kıskanırdı/üstümüze sinen kelebek renklerini şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Gece Oldumu Şehrin Işıkları Kıskanırdı/Üstümüze Sinen Kelebek Renklerini şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
miNa..
miNa.., @mina--
11.5.2016 01:57:10
5 puan verdi
karanlıklar geçtim uçsuz bucaksız
anlatılar dinledim yersiz zamansız..


biraz öznel biraz tüzel
sahte mutluluklar sezinledim

barıştan salıncaklar kurmak istedim
ve fakat
bir ucundan tutmaya üşendi dost bildiklerim
geçtim yorumsuz bakışlardan
geçtim kimsesiz sözcüklerden
düşüncelerim yığınla sen.



...


kuş seslerinin ritmik isyanda olduğu şiir, aynı zamanda da sevgiliyi fırtınadan sakınma güdüsüyle yol almış.


müthiş güzeldi, içtenlikle kutlarım güzel insan..
Sevay
Sevay, @sevay
19.3.2016 11:27:01
5 puan verdi


Ayışığında bir kelebek olmak gibi..
Kalbimde büyüdükçe büyüyor içimdeki özlem..
Kalbimin Ritmik Atışını Tarifleyen En Güzel İmgesin/Say ki Bundan Önce Gökyüzüyle Çarpıştık
.....

müthüş güzel şair,şiirlerinizde bir hikaye sürekli yolculuk eder gibi ve o yolda dizelerin arasında kaybolur gibi,sağını solunu unutur gibi insan,,,fakat solumuz unutulacak gibi değildir bu duygu selinde.Ben puanınızı yüze tamamladım,siz onun yanına üç sıfır daha atın tam olsun,benim kalemim yazmaktan helak olmuş siz puan diyorsunuz derseniz ,komik biliyorum okuldada hep puan peşindeydik haksız yere aldığımız düşük notu yükseltmek adına birbirimize puan verirdik.Acaba şiir kitaplarınız varmı Doğan şair alıp ve okumak isterim,kitaplığımda sizdende bir eseriniz olsun...hep sevgiyle mutlu kalın
İsmailoğlu Mustafa YILMAZ
İsmailoğlu Mustafa YILMAZ, @ismailoglumustafayilmaz
21.11.2015 09:58:30
5 puan verdi
Kef ve neşe veren dizileri okudum.
Duyguların dizelere dökülmesi okutucu...
Kutlarım...
......................... Selam ve Saygı...
Sebahat Şahin
Sebahat Şahin, @sebahatkara
28.10.2015 16:58:15
5 puan verdi
Bol keseden sevmek her zaman akıl kârı değil desem

Aklın sevmekle alakası nedir?

Bak bunu bi düşüneyim

Sebahat Kara tarafından 10/29/2015 6:43:59 AM zamanında düzenlenmiştir.
Ayrık Otu
Ayrık Otu, @ayrikotu
25.10.2015 00:46:15
Diyelim ki istanbulun bütün sokakları aşk. Bütün evler denize bakıyor leventte. Bütün cumartesiler iğde kokulu şiirler takıp kulağının arkasına dayanıyor sevgilinin kapısına.
Diyelimki yarım kalmadı kurulan düşler.


Belki hiç gelmez kasım..
Kimbilir..
!.sean.!
!.sean.!, @sean
24.10.2015 23:44:27
çoğaldıkça çoğalıyor içimizde,arsız İstanbul gibi ,aklımızda dağılan şiirler
ahenkli ağlamalı şimdi..

gönülden saygılar..
glenay
glenay, @glenay
24.10.2015 14:04:02
5 puan verdi
-Bir Nörolog olan Oliver Sacks’ın müzikle insanlara şifa vermesi
gibi her film bir sırrı,her şiir bir duyguyu çoğaltsın ömrüne-
İnsancıl bir erinçle hürriyet tadında umutlarımı yolluyorum-

çok güzel umudun insandan insana gönderimi..

tebrikler,

güzeldi şiir..
ASIKLUZUMSUZ
ASIKLUZUMSUZ, @asikluzumsuz
24.10.2015 09:39:20
5 puan verdi
Merhaba
Güzeldi eser, her zaman ki tat ve deminde
Kutladım değerli dostu ve eserini,yürekten
Gönlüne, ömrüne ebereket
Sağlıcakla kalasın
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL