16
Yorum
57
Beğeni
0,0
Puan
1065
Okunma
"ne zaman bir köy türküsü duysam, şairliğimden utanırım."
Türküler Dolusu ➽ Bedri Rahmi Eyüboğlu
"türküler dolusu" sustun
kasten vurmaya teşebbüs
elinde suç unsuru dahiyane hiçlik
tüyü dikmişsin kolpacı bir hayat ağacına
kabuğuna dokundukça
yerle gök birbirine giriyor
sana baktıkça sınanan bir örüntü
pişmanlığı gözünden okunan
bilerek yaptın biliyorum
hayal mahsulü raf ömrü kısa bir heyecanı
söküp götürdün formika kaplı kalbimden
umut vadeden bir paragrafın
altını mavi eddingle kalınca çizerken
beklentilerimi anında sıfıra düşüren
beni gömdün bu şiirin altına
şimdi de satır başlarındaki çiçekleri mi kokluyorsun
ilk nüshayı yırtıp attım
gitmedik yer bırakmadım
ahımı sayfalar dolusu çıkaracak
üstümde o kadar çok bedduan kaldı ki
söyle ha canım
benim yüzüm nasıl gülsün
bir acı geçti buradan
yaşamı büsbütün zehir eden
ben yazdıkça sakalları uzadı
toprakta uyuyan her harfin
şimdi alıp götürürler
kısmeti cezveden taşmış
boydan boya formikalı
fenol formol reçinesinde
battı balık yan giden kalbimi
herkes de bilir bunu
günün sonunda
ve benim size anlatacak
hikãyem kalmadığında
kötü düşler avcısı topuklarına sıkıp
bi mazeret uydurup kaçınca evden
primitif sivil kulis çalkalanınca tepeden tırnağa
attığı taş değmeyince ürküttüğü kuşa
kıçında don tutunca adamın bıyıkları
eli ekmek tutan her fikrin izi sürülüp
altı derin kazılınca itinayla
adettendir bizim burda hevãl
sanki hiç gelmeyecek bir devrim gibi
sanki kutsal cumada yumurtadan çıkacak İsa gibi
bir kadının rahminde dili döndüğü kadar
kırk yıllık hileyle kıvranır hürriyet tevazuyla
bahar gelir cemreler düşer
yaran kabuğundan ayrı düşmez
sen "türküler dolusu" susarsın hevãl
ben de toplarım ahlarını
k.açtığın çiçeklerden
♧m.g♧