13
Yorum
19
Beğeni
5,0
Puan
2069
Okunma
Nem tutmuş bulutum/
sıvaları dökülüyor her gün sensizliğin
kerpiç kesiği gözlerimin mavi surlarından
ve
taş sektiriyor uzaklar mutluluk rıhtımına
yağmur olup bozkır ormanlarına düşen
bir damla sen...!
dinle!
mezar kilidini kırdığım adam
-cennetin ateşinde yak beni-
uzanıp yırtık paçasından geçmişin
servi ağacı suladım kendi mezar taşımda
gam çukuruna gömüp çıplak matemi
yüreğini mahzen kazdım gözlerinden
iki kürek toprak at göm beni
güz sancısında tabiat ana
yaprağı titrer ömrün kurumuş kolları
parmakları üstünde yürüyen zamanın
-asi taylarıyız biz-
kordon bağıma dolanan sevgin
toprak altı sevişlerinde birleşti köklerimiz
ki;
duvarına yaslanıp gün/eşimi(n)zin
çerezini çitliyoruz aşkın şems sunağından
ortaya karışık hallerinin kadehini kırıp
yıldızları meze yaptık soframıza
aşk sağdığımız yüreğimizden
Ümmü AŞCI
(ÜMA)
5.0
100% (20)