0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
71
Okunma
Ne çabuk bitti sevdiğim o şarkı?
Bir daha çalsana meyhaneci!
Hangisiydi abi?
Kelle fiyatına Hürriyet satanın anasını avradını diyordu ya az evvel.
Yanlışın var abi, yok öyle bir şarkı.
Nasıl yok oğlum?
Evde yağ yok, cepte para…
Çuvalda un yoktu, ocakta yemek.
Buna rağmen,
Muzaffer enişte beygir gibi atıyordu hava!
Kelle fiyatına Hürriyet satanın avradını demiyor muydu şair?
Herhalde rüya gördün sen, derdini söyle de işime bakayım.
Öyle değil ama öyle olsun.
Çağır garsonu bana,
Çağır da gelsin...
Acımdan geberiyorum.
Bira mı getir, masamı donat.
Acılı bir salata,
Kızarmış ekmek,
Kavrulmuş fıstığı da unutma…
Karşıdaki masaya benden bir meyve tabağı götür.
Adımı sorarsa Ahmet dersin!
Tanımaz da kimmiş diye sorarsa,
“Tanımam etmem, yılanı bol bir mezara düşesin,” deyiver; o anlar, o anlar, anlar o meyhaneci diyordu.
Yanıma gelmesine izin verme sakın.
Birazdan çekip gideceğim.
Kendi menfaatini Hürriyet’inden üstün görenlerle aynı ortamda duramam ben!
Saygı ve sevgilerimle…