11
Yorum
38
Beğeni
0,0
Puan
2572
Okunma

size güller getiremem
öremem saçlarınızı
belik belik annem gibi
ne kadar acım varsa
göğsümden söker giderim de
yine de ezip geçemem kalbinizi
öl deyin öleyim şuracıkta
yağdan kıl çekercesine
ayrılır gerekirse
bu kaba etim kemiğinden
öldürmeyen
ve dahi süründüren
distopya bir şehir yaşadığım zaten
biraz bundan
biraz ondan
biraz da şundan
gidince de yaprak kımıldamaz yerinden
alın bu başımın belasını desem
ruhumu ortadan ikiye bölüp elinize versem
beş para etmez yalnız
karaborsa ya da açık artırma ne farkeder
nirgendwo
und diese haltlosigkeit
buna benzer şeyler var işte anlatamadığım
bir adım ötesi bostan koruluğuyken
duvar olurum anca sınırlarınızı bölen
gül’süz duvar hem de bayım!
geriye ne kaldıysa fırtınadan
bana da gösterin haritada
gelin beraber katledelim sonra
evlerden ırak unutulan yerlerimi
biraz bana
biraz sana
biraz da ona
iyi saklayın
menfur dünyanızda
şu yokettiğiniz güllerle küllerimi