Okuduğunuz
şiir
6.9.2013 tarihinde günün şiiri olarak seçilmiştir.
Yetim
kaşları çatık günü nefeslercesine ayakkabısını sildi eğilerek
/
bağbozumu mevsiminde dağılmış yuvasız kuş gibi kanatlarını çırptı önce daha sütten ayrışmamıştı damağı
sonra şehla bakışlarıyla daldı yalnızlığa nan dedi emdi parmağını umut kıvrımına düşen, çiğ damlası haylaz sokak artığı
// uçurum/ -nefes arasında tutunmak boşluğa-
///
bir elinde ki pamuk şekerini yalarken, gözleri sığ ormanlar kadar gölgeli boş boş dalmış karanlık ufkuna içinde ki bir tutam hasret ana kucağı
bir elinde bilezik yaptığı kuru simit dudağında kuruyan salya-sümükle karışık ve bir de “eylül gözleri” vardı bir anlık göz seğirmesinde saklı
hayat bir beden d/ar dı.
////
kaşları çatık günü nefeslercesine ayakkabısını sildi eğilerek
bayramdı uzaklarına toz değen düşlerini siliyordu minik elleriyle üstünde yeşil şortu parçalanmaya yüz tutmuş iplikleri lime lime az ileride iki lafın belini kıran ilgisiz “meymenetsiz” dedesi hani tutup elinden kaçırsam kılı kıpırdamaz -bi boğaz eksik olsun derdi- ki yüreğim bayram yeri ahalisi avuntusuz ağlamaklı
bir ben baktım gözlerine sızının derinlerden içime damlayan masumiyeti kimsesizliği, yetimliği ve bir de eylül gözleri
/////
Ümmü AŞCI
MUTLU ETTİNİZ BENİ ! MUTLU OLUN .
TEŞEKKÜR EDERİM YÜREĞİNE DOKUNDUĞUM, EMEĞİ GEÇEN TÜM ŞAİR DOSTLARA SEVGİM/SAYGIMLA
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
bir ben baktım gözlerine sızının derinlerden içime damlayan masumiyeti kimsesizliği, yetimliği ve bir de eylül gözleri
Ah şu Eylül hep mi hüzün,hep mi gözyaşı :( duygulu güzel yüreğine usta kalemine sağlık sevgili arkadaşım harika dizeler tebrik ediyor başarılarının devamını kalben diliyorum sevgilerimle.
Ben inan bu şiire yorum yazdım sanıyordum :(( mahcubiyetimi nasıl anlatayım bilemiyorum ki :(((
Kusura bakma bitanem.Biliriz biz birbirimizin yüreğini.Ne olur bağışla gecikmişliğimi.:((
Şiirimize gelir isek ;
Her zamanki gibi duygu yüklü usta anlatımıyla etkili bir eserdi...Eylül gözler demişsin ya hani finalde ; dedim ne göz varmış bu eylülde de herkes de bir nazar bırakmış ...herkesin yüreğinde bir sarı sızı...herkes de bir yılgınlık...
Gönülden tebrik ederim değerli dizelerini ve yön veren yüreğini.
güne gelmeyi hak eden mükemmel bir şiir olmuş duygu aktarımı oldukça yüksek bir şiirdi bende Ramazan beyin yorumunda ki tüm sözlerine aynen katılıyorum değerli hemşehrim.
kutlarım sevgili şairem başarıların daim olsun selamlar.
not; bu güzel şiirini önümüzdeki Cumartesi gecesi yapacak olduğumuz şiir etkinliğinde kendi sesinden dinlemek onur verirdi bana.
ir elinde bilezik yaptığı kuru simit dudağında kuruyan salya-sümükle karışık ve bir de “eylül gözleri” vardı bir anlık göz seğirmesinde saklı
hayat bir beden d/ar dı.
////
kaşları çatık günü nefeslercesine ayakkabısını sildi eğilerek
Kimsesizlik bir yazı oabilir ama bu yazı değiştirilebilir de... Biraz duyarlılık... Biraz iğne çuvaldız misali, Biraz insan olmak kafi bunun için... Duyarlılığını yürekten kutluyorum Can Ümmü, Selam ve sevgilerimle...
Son mısra bitince, ya başa dönüp yeniden okursunuz, ya da şairi kırılmasın diye memnun eden birkaç söz söyler geçersiniz.
Yeniden başa dönenlerden olduk. İkinci okuyuş son mısra bitiminde sürüyle çağrışımlar biriktirdi şiir. Yalanım varsa taş olayım Öyle güzelll deyip geçmek yok, güzelse neden güzel
Peki nelerdi? Önce Edebiyat Defteri’nin Seçici Kurulu’nun dikkatinden kaçmadığı için ve de bu şiiri bu makama taşıdıkları için çok sevindim. Kalabalık bir edebiyat-sanat sitesinin seçen kurulu için bu çok mutluluk verici. Ama sahiden mutluluk verici.
Sonra? Son mısra sonu düşüncelerinde Şair özellikleri geldi aklıma. Hani papağanlar konuşmasını öğreniyor, filler resim çizmesini. İnsanlar da şiir yazmasını öğreniyorlar.Teknik açıdan performansı yüksek her şiir insanı çarpmıyor. Resmi Gazete’nin başarılı teknik anlatımı takdiri alıyor pek çok şiir.
Eğer okuyarlarsa Şairimiz Ümmü AŞÇI’nın tam burada meraklandığını görür gibiyiz. Bakalım neler söylenecek diye
Şair her zaman duygusal ve düşüncel açıdan radar üstü ruhsal duygulara sahip oluyor. Ümmü hanım bu özellikleri taşıyor. Neden?
Bu “bir şiiri yazmalı” düşüncesiyle oluşan bir şiire benzemiyor. Birincisi yüksek, kapsamlı ve gerekli ayrıntı kökenli bir gözlem gücünde “betim ve tanım”ın şiirdeki en başarılı örneklerini taşıyor. Gözlenen an figürleri yalın derin, etkili. Gün kaşlarının çatık olduğu anda eğilerek ayakkabısını silme görüntüsü bile. Daha sütten ayrışmamış bir damak, daha süt kokuyorrrrrr. Şaşı olmayan şehla bakış özelliği bile şairin gözleminden kaçmamış. Bunlar şiiri zenginleştiren gözlem gücü nimetleri.
Emilen parmak, umut kıvrımı ve çiğ damlası duygusal objektife takılan ve okuyanlara parmak emdirmek yerine, parmak ısırtan unsurlar; HAYLAZ SOKAK ARTIĞI tanımı ile birlikte.
Şu bölümde: bir elindeki pamuk şekerini yalarken, gözleri sığ ormanlar kadar gölgeli boş boş dalmış karanlık ufkuna içinde ki bir tutam hasret ana kucağı
teşbih, betim, tanım ve duygu bireysel fikrimce senkronize doruğunda görülüyor. Bu tarz şiirin her bölümünde kendini belirgin biçimde hissettiriyor.
“bir elinde bilezik yaptığı kuru simit”
Ne var sanki yukarıdaki bu iki dizede denilebilir. Hani sevdiğimiz bir yemek olur, en güzel yerine sona bırakırız. Hani bir salkım üzümün habbelerini en sona bırakırız. Kurumuş o simit takmış koluna, birazdan kemirilecek. Bu çok hüzünlüydü. Ben çok hüzünlendim. Kirpi saçlı çocukluk günlerime döndüm. Gördünüz mü şairin denklanşör basımı sonrasındaki yalın bir enstantenenin etkisini.
Gözleri sığ ormanlar kadar gölgeli.
Bayramlarda seyranlarda dedesisin ninesinin bakmak zorunda kaldığı sümüğünü çeken çeken milyonlarca çocuktan biri. Eylül gözlü imiş.
Neler neler düştü akla. Pastanenin önünden geçerken dondurmaya yönelen babası ölmüş çocuğunu parası olmadığı için başka yöne çekiştiren bir anne, delik ayakkabılı babasıyla yaşamak zorunda kalan bir kız çocuğunun masumiyeti. Bunlar asla dramatik-ajitik unsurlar değil, hayatın kendiliğinden yazdığı şiirler.
Şiirde ne duygu istismarı var, en abartılmış imgeler var, ne de zorla çağrılmış yapay duygular.
Ben bu yüzden bu şiiri sevdim ve bunları söyledim.
Önce şairimizi, sonra gönül dikkatlerinden kaçırmadıkları için Edebiyat Defteri'nin Seçen Kurulunu samimi duygularımla kutluyorum.
Çok teşekkür ederim sayın Ramazan bey.Şiiri çok güzel analiz ettiniz.Sizde de şiir yazmaktan daha çok üstün özellikte saydığım şiiri iyi anlayıp çok güzel analiz etme yeteneğinizden dolayı sizi kutlarım.
Çok teşekkür ederim sayın Ramazan bey.Şiiri çok güzel analiz ettiniz.Sizde de şiir yazmaktan daha çok üstün özellikte saydığım şiiri iyi anlayıp çok güzel analiz etme yeteneğinizden dolayı sizi kutlarım.
İçim sızladı Iıhhh çektirdi şiir Tüylerim diken diken Ben de böyle büyümüştüm Keske cocuk kalsaydim da dizimdeki yarayı en buyuk dert sansaydim Tebrigimle
Ne çok yetim yanlarımız var hayata dair, Eylül gözlü yavruların yumuk ellerine saklıyken acı. Hüzünlü bir şiir, hazan kadar derin, kattıp önüne şiirin üşüdü yüreğim. Kutlarım çok ça siirdi can arkadaşım...
Teşekkürler sevgili şairim düşüncenize lakin ben de öyle düşünmüş yazmıştım ama son anda baktım her şiir başlığı "Eylül" olarak yazılıyor değiştirmek zorunda kaldım
Teşekkürler sevgili şairim düşüncenize lakin ben de öyle düşünmüş yazmıştım ama son anda baktım her şiir başlığı "Eylül" olarak yazılıyor değiştirmek zorunda kaldım
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.