18
Yorum
46
Beğeni
5,0
Puan
2551
Okunma

I.
Kendi içinde bir anlam bütünlüğü yaratır mı?
Gidenin ardından gitmek.
Acıyı olduğu yerde bırakarak...
İnsan diyorum kendi acısına bile
İhanet ediyor kimi zaman.
Peki gidenin arkasından bakakalmak
Kendi içinde tutarlı mı?
(Değil mi?)
II.
N’aber abi diyordum
Hala döner kapılardan korkuyor musun?
Kendi kendinin peşinde
Kendini yakalayamamak...
Dün sanmak bugünü
(Ayıp değil mi?)
Kendi içinde anlamlı beş harfi darmadağın ediyor ses
İçine doğru kıvrılan boşluktan.
Geceleri diyor
Fesleğenlerin büyümesini duyuyorum. Garip...
Bu ses
O ses değil mi?
III.
Uyusun için toprak serinliği gibi
Bir elim gözlerini örtsün istedim.
Gördüklerin uyusun.
Acın dinsin.
Artık bırak dedim
Bu uğultunun öfkesi bitmeyecek yoksa.
(Metrolarda kırlangıç aramanın
Kime ne zararı var?
Allah aşkına!
Göçse göçlerin en acısı
Birbirinin içinden geçen bu kalabalık.)
-Neden inenlere öncelik veriyoruz?
Bir metro sorusu olarak... Diyordum.
Ölenlere biraz öncelik.
(Değil mi?)-
IV.
Biraz olsun ye oğlum diye şuncacık ağzıma
Tereyağlı ekmek lokması uzatıyordu
Boynunda sirkeli mendillerle bir kadın.
Unuttum desem yalan
Ben ölümün ne olduğunu o zaman anladım.
kıyıdaki adam
5.0
100% (48)