0
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
524
Okunma
Dile getiremediğim korktuğum söyleyemediğim kaybetmekten korktuğum mısralar
Yağmurlu bir gün sisli bir hava ve zindan gibi karanlık gece
Çıldırırsın çamur yağar o beyaz bulutlardan üzerine
Göremezsin burnunun ucundaki aşkı nasıl anlayabilirsin
Sen aşık olacak bu günlerde nasıl yeniden doğabilirsin
Sustuğun aklındaki kaçıp gitme duyguları nefret ile körüklenir
Ah bir anlayabilsen dilim varmıyor korkudan söyleyemiyorum
Zaman ile kayıp gidecek avuçlarımdan söylemediğim sözler
Son pişmanlığım ne fayda kaybettikten sonra ki göz yaşları
Duvarlar ki üzerime doğru gelen beni sıkıştıran başımın ağrısı
Ver taraf olan söyleyememek bu başlamadan bitiren aşkı
Konuşursun gözünün önünde bakar durursun mutluluk
Bir kelam cümle kuramasan da göz ucunda duruşu yeter
Yıllarımı götürecek böyle devam etmek böyle sakin durmak
Yoksa bir yerden başlamalı mıyım kaybetmekken büyük korku
Cesaret ki ne yüce ulus dur ben beklemeye mahkum etmişken
Bir nebze mutluluğu kaybetmemek için uğraşırım sonundaki hüzün
Dualarla geçer keşke diye umut ederim bekler dururum
Açılmamış bir zarf gibi düzüm kırışmak kırılmak istemem
Anlıyorum hissediyorum onun huzuru ve mutluluğu var
Şansa bırakmadığım sözlerim kalbimin kırılmasını istemem
5.0
100% (3)