3
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
1487
Okunma

yıllarıma sesim yankılansın
göçe giden karlı güvercinlerin kanatlarıyla
rüyalarını yollasın ağustos
ölmesin artık kelebekler
sahipsiz mezar taşlarına konsunlar
sonra bir meltem örtülsün saçlarıma
sessizliğimin ince perdelerini aralasın
orada içimde bağdaş kuruyor mahzun çocuk
incinmiş gülüşünü okşuyor ruhumdaki ihtiyar
âh, kaç insana böldüm ömrümü
bilmiyorum ki kaç insanım
toplasan toplasan
yine yarımım
yine yarımım...
nicedir bir yurtsuzluk yapışmış yakama
yumruklarımın içinde yok oluyor kimliğim
hangi masalın fırâri kuşuyum
hangi eski şehirin aranan kayıbıyım
bilmiyorum
sanki yüzyıllardır
evimde boş bir saksıyım
sanki evvelden beri
kendi kendime yabancıyım...
✒T.Y.
5.0
100% (6)