1
Yorum
14
Beğeni
5,0
Puan
1506
Okunma

sessizliğimi dokuyorum
gecenin gümüş ağına
öyle aldırmadım ki her şeye
hiçliğin dibine düştüm
düştüm de deldim perdelerini
uçuşmaya kalktım hatta
neredesin sevgilim
gökkubeye benziyor ya yüzün
beni yakala
masalların kaderden muaf olduğunu
çok geç öğrendim
bir akşamüstüydü
aşkın kaşık kaşık yedirdiği zehiri kustum
yalnızlığım tuttu saçlarımı
soluk benzimin pençeleriyle
kopardım kanatlarımı sonra
gölgem ayıpladı çıplak ayaklarımı
sağırlaştım hınçla
heyecanlara, duygulara
hani
uzakları güzelleştiren sesin nerede?
ölüyorum,
kalbimi tokatla
soğuk bir kurşunun içinde yaşıyorum
kalbim eritemiyor artık duvarları
bir ağustos yağmuru gibi gel n’olur
inan asiliğim sadece hayata
beni susma
biri söylesin ömrüme
ders bitti
haydi sustur zili
eğil öksüz dudaklarıma
ruhumun düğümlerine üfle
beni anla
✒T.Y
20 Kasım 2018
5.0
100% (10)