8
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
1315
Okunma

...
gülüştük..
yürüdük.. nereye gittiğimizi bilmeden
hiç ama hiç konuşmadık.. yürüdük
onu kucaklamak, teselli etmek isterken
birbirimize dokunmadan büyüdük
….
bende bir hasret ki sormayın,
Nurcihan sanıyorum her gördüğümü
ne motorsikletten iniyorum,
ne de başka şey yapıyorum
üç gün sonra bayram,
ertesinde yarenimin düğünü
hasretindeyim Nurcihanımın
ben atladım gene jawaya,
nereye Ankaraya..
kaç saatlik yolmuş sanki umurumda
ne benzin, ne para
böyle bir şey sevda
böyle bir şey delikanlılık
aşıklık..
dönemeçte bir eşekli,
ürktü, kurtaramadım,
süratliydim ki
kaderdi, yaşamalıydım,
uçuruma yuvarlanmışım
beni hastaneye, kaldırmışlar
ağrım acım yok gibi
alçılar içinde Nurcihanı sayıklamışım..
emmioğlum biliyor ya her şeyimi..
güya
Nurcihan merak eder diye
biliyor ya
Nurcihanın gününü
mutfak penceresinde geçirdiğini
postacının yolunu gözetlediğini
yazmış yavukluma
“kaza geçirdi hastanede”
postacı eve gelmesin için
uçarak gidip karşılayıp
mektubunu saklayarak getirip
banyoya kendini kilitleyip
okumak için mektuplarımı beklediğini
biliyor ya!
çok bilmiş
“geçmiş olsun,
hastanede yatıyor” demiş
ben O’nu sayıkladıkça, içi yanmış güya
anam aklına geleni yapmış..
kız kardeşimi Emmimoğluna yamamış
ama önünde ben varım ya
emmikızını da bana..
ağzından girmiş, burnundan çıkmış
emmioğlumla birlik olup, mektupla
“başın sağ olsun” demişler
Nurcihan’ıma
halt etmişler
..
iyileştiğime sevinemedim
o mektupsuz koymazdı beni bilirim
gelenleri yakmışlar
mektupları değil Güzelim
bizi yakmışlar.
not: Köyden ovaya inişi başlangıcı ve düzlüğün sonu Akyol Bükü
Resim için Sn Hacıali Karakaya’ya teşekkürler
.
ARKASI YARIN
5.0
100% (7)