11
Yorum
13
Beğeni
5,0
Puan
1423
Okunma
yoksul ırmak geçiyor
hayallerin ortasından
şehrin azizeleri kadar çıplak
yaslı göğsü kadar kan revan
balçık yutmuş hisleri yok/sul
kuş sesi ötmeyen ormanlarında
ki;
hırsından çatlayacak gökyüzü
yeşil beliğinden “Babadağ”a yaslanmış
denizsiz kentin çocukları kadar mahcup
ve
bir o kadarda feveran
hafıza zafiyetinde yırtılır toprağın anıları
göçmen kuşlar üşüşür göğün gergefine
mevsimsiz gemiler kalkar rıhtımdan
arada aşılmaz uçurumlar kadar kesme işaretli
göz yaşı kadar asil akan cümleye son nokta
satır arası ayracı kadar karakterist
satılmış düşleri kadar dümen/siz
misinaya sarılı gün ortası çukuru
h/alık adamlar fırlatır deniz ana
süzgeci fırdöndü rüzgarında savrulan
kefeni yırtılmış saten atlastan
şemsiyesi güneşe ters açılan
hayallerin girdabında sıkışıp kalmış
yosun kokmuş aşk hatırası yazıyor kumsallar
ortasında ters akan dev dalgalar
ve
gün/eşe krem süren ıslak yağmurlar
Ümmü AŞCI
5.0
100% (14)