8
Yorum
12
Beğeni
5,0
Puan
3222
Okunma

Rüzgar,illagal sözcükler bıraktıkça avuçlarıma
göğü katlayıp koymak istiyorum cebime
Bilmiyorum hangi mevsimsin
ama hep böyle dur
gümüş rengine döner su sana baktıkça
günün her saatini anlatıyor yüzün
ama hep böyle dur
suyun kıyısında söğüt ağaçları gibi
aramızda biri kımıldasa öleceğiz
’babasını ilk reddedenler değildik’
hani bir umut?
Bu gün cumartesi yakamoz gülüşlü
ve ben bu gün son defa içime çekiyorum
rüzgarın getirdiği teninin kokusunu
çarpıp kapısını şehrin
yollara düşmeden az evel
her kes umutlarını çamaşır iplerine asıyor
oysa sen bahçende iğnesi kırık şarkılarınla
bir boşluk bıraktın
olsun!
umursamazlığını bir kenara bırakıp
içimde dökemediğim ne varsa
duvarlarına yazacağım bu şehrin
sabaha kadar koşturacağım peşimden devriyeleri
ben koştukça çoğalacak
ardımda
güle oynaya kırmızı yanaklı çocuklar
Şiirsiz ve şarkısız kaldık
beklemedin Cumartesi olsun
yüz denizinde şimdi
’’Hayata bir defa,yalnızca çocuk gözleriyle bak olur mu?’’
5.0
100% (10)