6
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1753
Okunma

Karla kaplı dağdan yükselen ışık gibi
Daha evvel böylesine alışık gibi
Her bir şarkıda güzel çirkin kem eriyor
Yazdığım şiirler belki,belki bin oldu
Şiir yüreğimde satır satır kin oldu
Ağladıkça ağladıkça öfkem eriyor.
Sesime bir ses beklediğim sıralarda
Şiirlere sakladığım hatıralarda
Kıvılcımsız yaktığım onca mum eriyor
Her gün ruhumu sarmalayan şehir gibi
Damarlarımı sorgulayan zehir gibi
Kum saatlerinde an gibi kum eriyor
Kurduğum hayaller bak bir bir serap oldu
Güller hep kurudu bahçeler harap oldu
Şimdi gözümün önünde uykum eriyor
Gözümü astığım kahrolası yollarda
Özümü bıraktığım o acı yıllarda
Yüreğimde can penceremde cam eriyor
Gökyüzünde çırpınan kimsesiz ay gibi
Sultan gibi han gibi kervansaray gibi
Masallarımda yine Bağdat Şam eriyor
Yalnızlıklar ruhumun içinde sır oldu
An bile geçmedi sanki bin asır oldu
Oysa yatsı ezanında akşam eriyor
Muhammed Mehmet Gül