12
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
3096
Okunma

Vakitsiz , ufukta sayha sayha büyüyen fırtına misali
Yıllar sel olup çavlanlara döktü her şeyimi
Şimdi harabeyim, şimdi
Taş taş üstünde kalmamış
Şimdi çığlık çığlığa yıkılmış dam gibiyim
Kalabalıklarda apansız yokluğunla bir başıma kalmışım
Aklım fikrim zayi oldu, divaneyim
Şimdi viraneyim, şimdi
Perme perişan
Şimdi yapayalnız, aynalardan yansıyan gam gibiyim
Seslenirim yollara, sesim yıllarda yankılanmaz
Ses yok, tek nefes yok, adres yok
Şimdi un ufak, şimdi
Tuz buz olmuş
Şimdi etrafa öylece dağılmış kırılmış cam gibiyim
Kaç mevsim geçti, daha saymadım üzerinden
Umutlarımı, takvimlerin düşen yapraklarında yitirdim
Şimdi mazide kalmış, şimdi
Söylenmeyen
Şimdi bir çırpıda unutulmuş, eski bir nam gibiyim
Yüreğim yıkık kentlerin eski kabristanlarına döndü
Kırılan mezar taşlarına vurdum ruhumu apansız
Şimdi toprak oluvermiş, şimdi
Ölüvermiş
Şimdi canhıraş dilinden dökülen elifsiz lâm gibiyim
Muhammed Mehmet GÜL