hatırlar mısın?
kırmızı entarisiyle salınırdı harran o zamanlar
mavi çiçekler açardı gökyüzünde
çamların altında gezinirdi ceylanlar
hani, bir de köpeğimiz vardı (rambo ve katil)
kelebekler uçuşurdu göz bebeklerinde
o sıcak köşe başı sanrılarında yırtardı peçesini
yabancı düşler sokağından geçtiğinde.

ve
cemresi ilk düşünce anzılha çölüne
toz duman belki yaşamın kıyısı
yangını mı kaldı küllerin
içim üşüyorken söylesene, mami
zamane budalasına satmışken kefareti
teğet geçme vakti çoktan geçti dünden kalan yangınları

anıların fay kırıkları batıyor gözlerime
topal bir dilenci sanki avuç açıyor acılara
yok diyorum benden bu kadar satmışım anasını
yalancı dökülen sahte/kar

her tan kızıllığında
dikilir dünün gömleği
iliklerimi kesti gerçeklerin ayak izleri
meteor çukuru sanki acıların egosal kimliği
ilk adım yazılmış silinmez kordon bağına
hüzünleri sürüklüyor keder dağına saçlarım
üşüyor içim titriyor bedenin çatısı
bir karış toprak altında kefenim

ergendi o zaman gelincik çiçeği
daha düşmemişti sakalına zemheri ayazı
nifak tohumları ekilmemişti mavinin yüreğine
henüz kovulmamıştı âdem aşkın cennetinden
göçmen kuşlara sürgün edilmemişti insanlığın erdemi
hilal kaşlarına düşmemişti ayrılığın neşteri
yanıyordu gecenin kandilleri m a m i
üşüyor içim
ve sen hala diyorsun ki…





ÜMMÜ AŞCI
(üma)