3
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
1254
Okunma
yorgunluğum
düşlerimin Ağustosunda
yarı sancılı ateş
kızgınlığı
en aşkımsız baharlara vuran
gözlerinin sıcağından kopan
geçmişin günahları
küçük bulut parçaları gibi
üstüme üstüme geliyor
sesi hüzün ezgiler
kırılgan masumluğumda
deli bozuk rüzgarlarda
ahlarımın içine yerleşen
çocukluğum arıyor kendini
oysa ayaklarım
aldı başını gitti
bir adım ölmek pahasına
sinsi yağmurların
fırtınalarına
içimdeki sevinç
dağıttıkça mavisini
gölgem pis karanlıklarda
yüzünü saklıyor
uslu bir çiçek oluyorum
dağların kuytusunda
saatsiz zamanlara
su gibi uzayıp
korkunç güzellikler içinde
sevmekten ötelere
koşuyorum
aç saldırganlığımda
buz tutmuş yalnızlığım
ansızın yaşama bağlıyor
küçücük avuçlarımda yenilgim
zorlarken akşamları yılan halimden
mevsimlere soyunan güneş oluyorum
5.0
100% (9)