25
Yorum
10
Beğeni
5,0
Puan
5461
Okunma


"keçemize bağdaş kurup çökelim;
kör feleğe içimizi dökelim!"
Tunç metânet fısıldaşır cesaret,
Başı karlı yüce dağlar beyazda…
Hırs türküsü yarınsız her esaret;
Ata-baba ‘hû’ deyince ayazda…
Zaman yürür zemin çürür niyâzda!
Alataylar al taylara binende
Uz yaylağın kokuları sinende
Adak denen buluttan dal inende
Alageyik yelegeyik av olur…
Buğa Dağı mavzer mavzer savulur!
Tebdilî hâl ebem kirmen eğirir
Dert kılını naz yününe değirir
Yaprak yaprak çile gözü seğirir
Nasırlaşmış bir yüreğin belinde…
Gün bereket gece rahmet elinde!
Akça dedem körüklerken közünü
Neşesinde çoluk-çocuk sözünü
Yâda çalar alaz alaz özünü
‘Pek sırtında kuş tüyünden kepenek’
Der tutulur pençe pençe epenek!
Kıl çadırlar cağı düşer dürümlük
Gölük gölük yollar darda sürümlük
Seyri keyif yılda iki görümlük
Dem toylaşır cem büyüklü küçüklü…
Emmi dayı teyze hala göçüklü!
Tanrı hakkı hoş sohbetler yâdını
Kır çebiçten kavurmalar tadını
Bulak başı gökçen kızlar şadını
Seyrân edip yalın kalmak bahtımız…
Aşk bağında sükûnettir tahtımız!
Kan tutanda davul-zurna bilenmez
Heybe kilim hasret taşır çilenmez
Hoyrat başı barak döşü dilenmez
Doruk doruk yücelttikçe barkını…
Kırk bismillah döndürür rızk çarkını!
Nazarlığım başta tacım beleği
Aksakallar nefesinden bileği
Mavi göğe hasım olan dileği
Yağız yeri sele vurur ansızın…
Dik başım ki ecelidir kansızın!
Gökte şana yerde hana yürünen
Ay dolanda dolun heybet bürünen
Uluyan kurt duruşunda görünen
Tan ağartan hecelerde sözleri…
Tanrı nuru doğan gündür yüzleri!
Aman da hey aman kemler bakmaya
On bin yıla hüküm çakın çakmaya
Kurtbala ant nice dolup akmaya
Ölen ölür kalan kalır misâl et…
‘Yörük’ kalan cânız kanda asalet!
17 Temmuz 2005 // T A R S U S
Hakan İlhan Kurt
5.0
100% (26)