14
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1733
Okunma

Öyle doluyum ki…
Yüküm ağır omuzlarımda
Yollar kaypak, duygular sapak
Yüküm ağır yüreğimde
Ağlamam yasak.
/Her gece düşlerimde sana göçüyorum, elimde “siyah” bir valiz, ayaklarım çıplak, uçuşuyor saçlarım, boynumda; doladığın dolak!...koşuyorum kan revan,göklere yazılmış kocaman bir firak ve sen dalgalarında kaybolurken, ben geçmişime tutsak…//
Ve ben;
Sevmeye meyilleşeli
Hayli zaman geçti üstünden ahir zaman masalı işte!
Yonca yaprağına yazmıştık sevgimizi
Kuruduğunda savrulmakmış yazgısı
Kalleşliğinde hazan /
her yaprak uçuştuğunda kopuyorum tutunduğum kollarımdan, umarsızca kırdığın dallarım, sızdırır derinlerden yama tutmaz sancılar, /
Öyle yalnızım ki…
Senden sonra sürmedim güneşe yüreğimi
Çözmedim ördüğün saçlarımdaki beliğimi
Kundakladım gözlerimi bozdum yeminimi
Unutmadım gidişini unutmadım kaypak sevişini
Unutmadım
Unutmadım-unutamadım.
(Kussam nefretimi içimden, ağır basan kırmızının rengi yakar mı ?... Ateşinde yüreğimi kafesinden, içimdeki aynalarda kırdığın yüzün, batıyor her dakika usumun zindanlarına,
Uçurmasını kestiğim yılların.)
Öyle korkuyordum ki sevmekten,
Dilimin kesiği sızlarken lal olmuş yerinden
Ki; öldürdüm kederimi
Ruhumu yıldızlara berdel ederken
Güneşte yakın bedenimi
Ümmü AŞCI