Sevmek birbirine değil, birlikte aynı noktaya bakmaktır. exupery
Gule
Gule

Çocukluktan Kalma Yamalı Düşler

Yorum

Çocukluktan Kalma Yamalı Düşler

12

Yorum

1

Beğeni

5,0

Puan

2454

Okunma

Çocukluktan Kalma Yamalı Düşler

Çocukluktan Kalma Yamalı Düşler





iki lokma arası sürülen kuru çökelekti çocukluğumuz
çökerken ağırlığı sırtımıza ezilirken altında yaşamın
yüzümüz gülmüş içimiz kan ağlamış fark edilmemiş yokluğumuz
nerden bilirdik ki yolun başında çelme takacağını hayatın

...



üzerinden geçmeye kıyamadıkları
hep aynı yamalı yol olurdu anamın-babamın
hep aynı endişeli gözlerini bize emanet edip giderlerdi işe
kara kara düşünüp de boğuşurken bulunca onları
çocuk halimizle önemini bilemediğimiz ve adını koyamadığımız
bugünkü yoksulluk denen illetin içinde
hep aynı görünürdü solan yüzleri bize
gün hep aynı başlardı
aynı kovalamaca ve yorgunluğun geçmeyen izleri sıçrardı üzerlerine



her gün sabahın erken vaktinde
kaldırımları aşındırmakla yargılanan babam
saatin yokluğuna hayıflanıp kurardı gözlerini alarm gibi aydınlığa
işe gecikme korkusuyla hesap yapacak vakti bile bulamadan
elinde kıdemlik yol arkadaşı bir sefer tası
ceketinin bir cebinde hep taşıdığı bayat ekmek arası kuru çökelek
öteki cebinde bir türlü denkleştiremediği bozuk yol parası
her sabah iki saat önceden yola koyulurdu telaşlı
ağır adımları onu gene işe yürüterek yağmur çamur demeden sürüklerken
o herbirini gözünde görürdü sanki alacaklı
sonra da kendini cezalandırdığının farkına bile varmadan
bütün öfkesini ve hıncını çıkartırdı bir güzel ayaklarından



her akşam yorgun argın eve dönen anamın-babamın
anca geldiklerinde fırsat doğardı emektar ellerine
rötarlı sevgi bahçemizin avuçlarına ekilişi
onlar bize hasret telaşlı yollara düşedursunlar
bizim de sokaklarda serili kalan yaşlı gözlerimizin
evde kevgir misali nasırlı parmaklarına süzülüşüne
ve her gün film şeridi gibi başa sarış sahnesine
tanıklık payı çıkardı üzerimizde dolaşan acımaklı gözlere



gelir gelmez soluklanmalarına bile fırsat vermeyip
hem sevgiye aç hem de ana babaya muhtaç
sıraya dizilmiş bir vaziyette ve de dört gözle
ellerinin saçlarımızda gezinmesini isterdi başımız
bir de güvenli kollarında huzuru yakalayıp
öpücüklere döşek serip dizlerinin altında
kırmızı olmayı beklerdi yanaklarımız
daha küçüktük henüz almıyordu bücür kafamız
nerden bilirdik ki kör topal ilerleyen zamanın
kamburlarını gere gere sırtlarında çıkartacağını yatıya kalıp



biz ise üç afacan olanlardan habersiz mutlu bir şekilde gülen yüzümüzle
takılır dururduk ellerimizden kayıp giden uçurtmamızın peşine
düşlerimizi yakalamaya yorgun düşünce minik adımlarımız
cıvıl cıvıl rengine hayran olduğumuz ve boyanmak istediğimiz gökkuşağı
olurdu her gece rüyalarımıza çağırdığımız en cilveli arkadaşımız



balonsuz havaya uçan çağrının kapısı güm diye çarpınca suratımıza
perde gibi gözlerimiz kıpırdamadan asılı dururdu camda
gel zaman git zaman anlardık ne gelenin ne de gidenin olacağını
çocukluk işte!
bakardık ne avutan var ne okşayan ne de duran başucumuzda
teselli arardık zırt pırt güneşin tavır yapan koynunda
boyuna bir türlü yetişemediğimiz topuksuz pabuçlarla
bahse yatırıp yarıştırırdık küçük görünen ayaklarımızı
garibim de oynadığımızı sanıp nazlı edasıyla
saklanırdı bizden köşe bucak çok çoook uzaklarda

...



hâlâ içimde küçüklükten kalma oturan haylaz bir kız çocuk
aklı sürekli oyunda yorulmak bilmeden hoplayıp, zıplayıp
tam gidip boynuna sarılmak istesem küçüğümü yakalayıp
köşe kapmaca saatimiz başlıyor nasıl da yüzü kızarıp



M&G..



Paylaş:
1 Beğeni
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Çocukluktan kalma yamalı düşler Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Çocukluktan kalma yamalı düşler şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Çocukluktan Kalma Yamalı Düşler şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Berfin Yağmur
Berfin Yağmur, @berfinyagmur
12.12.2009 12:17:31
iki lokma arası sürülen kuru çökelekti çocukluğumuz
çökerken ağırlığı sırtımıza ezilirken altında yaşamın
yüzümüz gülmüş içimiz kan ağlamış fark edilmemiş yokluğumuz
nerden bilirdik ki yolun başında çelme takacağını hayatın

nerden bilirdik yoksulluğu
nerden anlardık onların hallerinden
fakir ama belki mutluyduk çocukluğumuzda
şimdi bizlerde büyüdük
anca şimdi anlıyoruz fukaralığın dilinden
çocuklarımıza bir ekmek parası bulmak için koşuşturmaktan ağrıyan belimizin alnımızın terini silerken
onları mutlu görmek unutururyor herşeyi

tebrikler bizi çok uzaklara götürdünüz
HakanKurtaran
HakanKurtaran, @hakankurtaran
29.6.2009 09:57:28
5 puan verdi

iki lokma arası sürülen kuru çökelekti çocukluğumuz
çökerken ağırlığı sırtımıza ezilirken altında yaşamın
yüzümüz gülmüş içimiz kan ağlamış fark edilmemiş yokluğumuz
nerden bilirdik ki yolun başında çelme takacağını hayatın

=================================================

sosyal adaletin bozukluğu gelir dağılımındaki oyunlar Anadolu insanının ekmek için yaddellere çıkmasına sebep olmuş...Oralarda bile çocukluk hatıraları unutulmamış.
tebrikler Şairem ...
Saygılarımla
onurumsun
onurumsun, @onurumsun
10.6.2009 14:19:57
Sayfanıza ikinci gelişim. İlk geldiğimde duygularımı nasıl aktaracağımı inanın bir an bilemedim ve okuyup ayrıldım ve şimdi tekrar sayfanızdayım.

Dizelerinizi okuduğumda " ben çocuk oldum mu, düşlerim ve hayallerim var mıydı? Diye düşündüm bir an. Evet, ben hiç çocuk olmamış dört yaşında büyütülmüş kocaman bir kız yapmışlar ve hayvanların peşine göndermişlerdi dağlara. Babamız yoktu vardı da biz biliyorduk. Kâğıttan uçurtmalar yapardı köyün çocukları ama bizim elimizde kâğıdımız bile olmadığından onun nasıl yapıldığını ve uçurulduğunu bile bilemezdik. Ayaklarımız hiç bir zaman dedemin ve babaannemim arkaları kesilmiş kara lastikten başka ayakkabı görmedi. Onları da giydiğimiz için kızarlardı evdekiler. Dikenler, ısırgan otları, taş toprak yırtıp geçerdi her yanımızı ve sırtımda kardeşim ile dolaşırdım hayvanların peşinde.

Offf Beni nereler götürdünüz sevgili şairim. İçim bir kez daha acıdı inanın.

Kutluyorum kaleminizi ve sevgiler yüreğinize
ASMEROZ-62(Gülşen Polat)
ASMEROZ-62(Gülşen Polat), @asmeroz-62-gulsenpolat-
9.6.2009 03:22:10
İnsanın içindeki çocuğu öldürmemesi ve geçmişe yolculuk yapması çok güzeldi şair dost, etkileyici bir yürek seslenişi okudum gönül sayfanızdan kutlarım...

UMUT ve DOSTCA
Nar-ı Çiçek
Nar-ı Çiçek, @nar-icicek
7.6.2009 23:09:25
Yasimiz kac olursa olsun icimizde büyümeyen bir cocuk zamana inat cocuk kalmaya yemin etmiscesine bize yasatiyor yerli yersiz cocuklugumuzu,..

Yüreginize saglik, keske cocuk kalabilseydim..
Şahin Hanelçi
Şahin Hanelçi, @sahinhanelci
6.6.2009 22:13:17
hala içimde küçüklükten kalma oturan haylaz bir kız çocuk
aklı sürekli oyunda yorulmak bilmeden hoplayıp, zıplayıp
tam gidip boynuna sarılmak istesem küçüğümü yakalayıp
köşe kapmaca saatimiz başlıyor nasıl da yüzü kızarıp


YÜREĞİNİZE SAĞLIK SEVGİLİ ÜSTADIM GÜZEL BİR ÇALIŞMA VE MÜKEMMEL BİR ŞİİR.
KUTLUYORUM SİZİ.

Şükran AY
Şükran AY, @sukranay
6.6.2009 21:41:38
Öyle etkilendim ki anlatamam.Bir hayat, bir insan .
Yaşanmışlıkların şiirsel anlatımı enfesti.
Bir an bende çocukluğuma döndüm sayenizde.Neler geçmediki gözümün önünden .
Buruk bir yürek esintisiyle bitirdim eseri.
Ne çare gelmez , gelemez artık o eski günler ne acı, ne tatlısıyla hepsi birer anı durağında sonsuzluğun sonunda beklemekte.
Teşekkür ederim sevgili arkadaşım paylaşımın ve hissettirdiklerin için.
Emeğine ve yüreğine daim sevgimle, saygımla.



*YAKAMOZ* tarafından 6/6/2009 9:42:36 PM zamanında düzenlenmiştir.
kazım Doğan
kazım Doğan, @kazimdogan
5.6.2009 22:07:50
iki lokma arası sürülen kuru çökelekti çocukluğumuz
çökerken ağırlığı sırtımıza ezilirken altında yaşamın
yüzümüz gülmüş içimiz kan ağlamış fark edilmemiş yokluğumuz
nerden bilirdik ki yolun başında çelme takacağını hayatın



üzerinden geçmeye kıyamadıkları
hep aynı yamalı yol olurdu anamın, babamın
hep aynı telaşlı ve endişeli gözlerini bize emanet edip işe giderlerdi
kara kara düşünüp te boğuşurken bulunca onları
çocuk halimizle önemini bilemediğimiz ve adını koyamadığımız
bugünkü yoksulluk denen illetin içinde
hep aynı görünürdü solan yüzleri bize
gün hep aynı başlardı
aynı kovalamaca ve yorgunluğun geçmeyen izleri sıçrardı üstlerine

Güzel ve bir of çektiren dizelerdi, çok etkileyiciydi kardeşim,,,yine şairliğini ve bir dönemde yaşananları nostaljik bir biçimde anlatmışsın iyi de yapmışsın kutluyorum kalemine ve yüreğine sağlık diyor saygılar sunuyorum...
Guldane Dal
Guldane Dal, @guldanedal
5.6.2009 19:23:11

Canım benim çok güzel şiirselleştirmişşin başından geçenleri... Ben çok iyi anlıyorum çünkü ben 7 kardeşli, iki anneli ve bizlere ekmek ve okul parası yetiştirmek için emekli olana kadar (hatta emekli bile olduktan sonra da çalışan) çılgınlar gibi çalışan memur bir babanın kızıyım... Babacığım yaşamıyor şimdi ama çok arıyorum onu... O yoksullukla nasıl da baktı 11 kişiye ve okuttu akıl alacak gibi değil gerçekten de... Hatta çoğu zaman daktilosunu alır eve getirirdi fazladan iki kuruş daha kazanayım diye ve inanırmısın parmak uçları yazmaktan nasır bağlamıştı... Bu kadar çalışmaya rağmen gece olunca annemin açtığı yer yatağında sekiz çocuk birden yatardık ve babacağızım o yorgunluğuna rağmen bizlere masallar anlatırdı ve ben Şahmeran'ı çok sonraları duyduğumda bana neden yabancı gelmediğini anlamıştım... Neyse canım ya, şimdi yazmamı kesmezsem eğer sayfalar dolusu yazarım, en iyisi burda noktalıyayım...

Çok güzeldi, sevgilerim o güzel iki insana ve tabiki arkadaşıma ki bu güzellikleri kaleme alıp bizlerle paylaşıyor...

Teşekkürler bu güzel şiir için...

Serap Sönmez
Serap Sönmez, @serapsonmez
4.6.2009 16:56:12
şimdi içimde küçüklükten kalma oturan haylaz bir kız çocuk
aklı sürekli oyunda yorulmak bilmeden hoplayıp, zıplayıp
tam gidip boynuna sarılmak istesem küçüğümü yakalayıp
köşe kapmaca saatimiz başlıyor nasıl da yüzü kızarıp

Çocukluk düşleri ,insanı çocuk kılan düşler keşke hiç büyümesek hep çocuk kalsaydık dedirten yanı, ne güzeldi can öyle içten anlatmışsın ki sevinç ve hüzün yanyana, işte arada ki fark dedim okuyunca bir yanda hiç bir şeyin farkında olmayan çocukluğumuz, diğer yanda büyüdüğümüzde çocukken göremediğimiz gerçeklerimiz...Yine de çocuk yüreğinin güzelliğiyle sarıl yaşama diğerlerine bir perde çek gitsin geçmişte ki çocuk yüreğimin hatrına de ve üzülme....
Tebrikler bitanem , tebrikler......Kalemin hiç susmasın öpüyorum o güzel yüreğinden sevgilerimle....

Serap Sönmez tarafından 6/4/2009 6:37:31 PM zamanında düzenlenmiştir.
Gürsel Cengiz
Gürsel Cengiz, @gurselcengiz
4.6.2009 09:44:01


şu şiirin içtenliğine bakrmısınız

ya harcanan emeğe

yazarken

alınan nefeslere

ve can dosta

sonsuz sevgilerimle

kalasın sağlıcakla................
Etkili Yorum
Cömert Yılmaz
Cömert Yılmaz, @comert-yilmaz
3.6.2009 19:40:16




çocukluğumuzda taş duvarlar arasında sakladığımız düşlerimiz vardı
büyüyünce gidip oradan çıkaracaktık her birini

sonra bir gün, geriye dönüp baktık ki;
baykuşlar tünemiş terki-diyar eylemek zorunda bırakıldığımız hanelerimize


hayatın içinden çıkan
insanı, geçmişine doğru sürükleyen bir şiirdi…anladığım bir dil ve duygu yoğunluğuyla yazmışsın şair



şiir için teşekkürler
selam ve saygıyla





© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL