24
Yorum
82
Beğeni
5,0
Puan
1478
Okunma


En çok sana yazmak istedim,
en çok seni.
Bir kahve kokusu kadar güzeldi özlemin.
Şehre gecenin kasveti her çöktüğünde,
sensizliğe üzülmüyorum diyemem.
Ki, üzülmüşlüğümü,
Uykusuz kaç gecenin karasına not düştüm
Bir ben bilirim
Ulaşılmaz olsaydın.
Tamam derdim. O çok uzakta
Oysaki bir şiir yakınımdaydın.
Bana böyle, uzun uzun destanlar yazdırmanın, anlamı yoktu.
Hüzzam şarkıları çınlarken kulaklarımda
"Dokun bana dokun" nakaratında,
gözlerimden şiire dökmezdim seni.
Bana hece şiiri yaz diyorlar
Sen bilmedin ki, bana yaz diyenler bilsin.
Acılarımın heceye,
aşkımın dizelere sığmadığını.
Telaffuzu yok sevgimin
Telafisi imkansız hissettiğim zararın.
Sormak geçerse bir gün aklından nasılsın diye
Sorma bana nasılım diye
Bildiğin gibi iyi
Bilmediğin kadar kötüyüm hala.
Yüzümün aksanında acılarım konuşsaydı
Kalbimde ki ağrıyı anlatırdı sana.
Sorma beni bana, sorma!
Gözlerim hüzün mevsimi
Kirpiklerim sararan yapraklar gibi
Ve ben suskuma saklarken hasretimi
Yanaklarımı sildikçe ellerime dökülür
Sevgi muhafızı kadın adım.
Belki Biliyorsun
Belki de bilmiyorsun
Bu aşk seni katil
Beni şair yaptı
Sendeki gurur göklere uzanan gökdelen,
Ben bir damla gözyaşın da minik bir zerre.
Unutup adanmış adakları
Düşsek de dönüşümsüz bir yola
Kurtulamıyoruz bir türlü
Kapımızı çalan hırsız hazandan.
Sevgi...
Sevmek...
Sevilmek, kanadı kırık göçmen kuşu bundan sonra
Kahve kokusu olmayan sabahlarıma.
Ve hüzün dolu Akşamlarıma.
Hüzünlükent
Sevgili seçki Kuruluna sonsuz sevgi ve teşekkürler 🙏
5.0
100% (42)