17
Yorum
68
Beğeni
4,9
Puan
1709
Okunma

Gece’ye hayranlığım ayrı olsa da
gözlerinin karası düştü üstüme.
Ne ay,
ne yıldızlar
Hiçbiri umurumda değil.
Gün şafağa değecekse,
güneş başka doğacaksa bakışlarından
kirpik diplerin kabrim olsun.
Dahası yok bu sitemin.
Hani sen üşürdün,
bense düşünürdüm.
Hayaller kurardık
zamanın hazımsızlığında.
Al takke ver külah,
gülüşmelerimiz vardı ya hani…
Ama öylesine zormuş ki
güneşsiz günleri özlemek.
Sınırı, sınıfsız bir hasret
Göz kapaklarımda sim ışıltısı.
Çat kapı komşum intizarım,
Ama kıyıp da “ah” edemiyorum sana.
Adım Hüzün.
Kentim de hüzünlü.
Elimde telaşe çiçekleri,
meyvesiz bir ağaca yurt olmuş yüreğim.
Öksüz öksürüklerim çile dergâhı.
Hani diyorum ya,
Ne bileyim işte, öylesine…
Yetimim, evet;
Ama öksüzlüğüm daha ağır.
Bilirim ki, “öksüzlük” deyince
Boynunu eğer tüm kâinat,
Tüneğinde gam konaklar
Cümle kuşların.
Ömür defterimde
Yarına yolcu bir çizgi.
Sen oralı olmasan da
Varlığım ruhunun darında hâlâ.
Ahhh Kayseri…
Ahhh Erciyes…
Yutkundum, yutamadım lokmanı.
Kefenim sandığımda hem de bu yaşta,
Aklımın yufkalığı değil bunca sitemim
Snnemin ahı diyesim geliyor bahtıma.
Bilemedim…
Aklımın kendiyle ne bitmeyen kavgası varmış
Yalnızlığımın yoldaşı,
kimsesizliğimin sırdaşı insanların
kapısını çaldım diye
Çaresizliği bilir misin sen?
Biliyorsan,
Beni kirpik diplerine göm
Ve gözlerini sakın açma.
5.0
97% (34)
3.0
3% (1)