10
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1488
Okunma

Eski zamanların ezgisiymiş gibi
Lanetler okuyup gittiğin an saçımın aklarında
Kara gecenin hüzün kaplı karasında
En deruni halimle
Ümitsiz yalvarışların kuytusundayım
İntihar çiçekleri boy verirken dudaklarında
Korku dolu düşlerin uykusundayım
Vardığın sahilde
Bütün gemileri yakıp gittin
Bir mum gibi tükendin gönlümde
Bittin bittin
Münzevi bir derviş edasıyla
Asırlarca terk edilmiş mabetlerde umut güderken
Sessizliğin koynunda
Onulmaz sensizlik yaşarım
Sarhoş bulutların kirli beyazında
Gidişin bütün ümitlerimi yerle yeksan ederken
Her dem vurgun yerim sabahın deli ayazında
Vardığın sahilde
Bütün gemileri yakıp gittin
Tükenmez ümittin içimde
Bittin bittin
Yaralı bir kuş misali
Deniz yine çırpınır durur mevsim kış ertesi
Ağaran saçlarım, kirli sakalımla
Ben burada kırık bir sal gibi yaşayacağım
Sevda denen tiyatroda
Mutlu hayallerin kapalıyken perdesi
Yalnızlığı apolet gibi ruhumda taşıyacağım
Muhammed Mehmet GÜL