2
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
715
Okunma

Saç tellerimin arasındaki koridorlarda dolaşırken
Zihnimdeki konforu bozan bir tümör gibi
Ayağından yatağına asılı duran yıllarımı gördüm
Kimisi bağdaş kurup oturmuş
Kimisi ise geçmişime merdiven kurmuş
Aynaya yansıyan kırışıklıklarımdan
Geçmiş yıllarımı seyrettim
Mermerden örülmüş olmasına rağmen
Delik deşik olmuştu ruhum
Kafatasım zamanı sızdırıyordu
Latin çiçekleri gibi rengarenk ömrüm
Ziyan olup aktı ayaklarımdan
Ta ki sisleri tarayan kambur bir melek
Ellerimden tutuncaya dek..
Duvarda bir sinek geziyor küçük adımlarla
Ayaklarım tavana vuruyor
Darağacına asılmış sanki ömrüm
Boynumu vurmuş güneş
Ölmeye cesaretim yok ama
Açılıyor betondan bir kapak
Boy veriyor yanı başımda bir selvi
Ömrüm taşınıyor ağır ağır raylar üzerinden
Az ilerdeyse genç bir kadın mezarı
Dillere destan serveti yetmemiş yaşatmaya
Öleceğiz hepimiz, gölgesiz kalacağız
Yattığımız yere bir papatyayı tükürecek toprak
Kurbağalar inleyecek geceleri
Yağmur, kar ve birazcık su
Sonsuza dek sürecek bu kış uykusu...
5.0
100% (4)