Kılavuzu para olana her kapı açıktır. shakespeare
Renas Tutaste
Renas Tutaste

Papulya IV

Yorum

Papulya IV

( 8 kişi )

3

Yorum

6

Beğeni

5,0

Puan

862

Okunma

Papulya IV



’’ onurlu geçen ve onurlu yaşadığı zamanın duygularını,
yüreğinin ceplerine sıkıştırarak ,
tozlu yollarda peşi sıra dizilerek yürüyorlardı bir bilinmeyen diyarlara doğru ..

göz çukurları derinleşmiş nineler ,
gözyaşlarıyla topraklarını ıslatıyorlardı .
genç delikanlıların elleri arkadan kelepçeli ,
kadınların sırtlarında sepetleri olanlar ,
küçük kız ve oğlan çocukları . .
güneşin kavurucu sıcağında ,
yalın ayaklarıyla bilinmeyen bir diyarın yollarına düşmüştüler .
yürek heybelerinden ,
ve çokça benlerinden sıyrılmış dokunuşlar bırakıldı Lazona’ya . .

küçük bir çocuğun elleri arkadan kelepçeliydi ,
sıkıca bağlanmıştı, kolunu hareket dahi ettiremiyordu .
etrafında bir kaç postal duruyordu ,
elleri silahlarının tetiklerinde, sağı - solu keskin gözleriyle izliyor ,
ve küçük bir kıpırdama duyduklarında hemen sesin geldiği yere doğru koşuyordular .
postalın bir tanesi yaptıkları katliamı övüyordu ,
iştahlı iştahlı anlatıyordu ,
etrafındaki postallara ..
silahlarını omuzlarına alarak dinliyordular
tecavüz ettiği kadının çığlıklarını taklit ederek
antıkça postal
kahkaha atarak gülüyorlardı ..
kimisi espiri patlatıyor
parmaklarıyla öldürdükleri insanları göstererek ; ’’şunlara bak’’
karınları çatlayana kadar gülüyordular ..
küçük çocuğun gözleri ardına kadar gerili ,
kara gözlerinin rengi solgun .
ağlamaktan gözlerinin altı mos mor ..
bahtının karası gözlerini ,
cansız bedenlerde dolanıyordu .
ne yutkuna biliyor ,
ne konuşa biliyordu .
karşısında cansız bir kadın bedeni,
üstü yırtık,
elbisesi omuzundan sıyrıkdı .
sağ tarafında kardeşi ,
delik deşik bedeni çam ağacına asılıydı .
az ileride bedeni param parça olmuş babası ,
bir ağaca bağlı . .
küçük çocuk gözlerini gezdiriyordu ,
bedeni tir tir titriyor . .
ağlayamıyor, yutkunamıyor .
postal, silahının namlusuyla küçüğün sırtına dayıyayrak iteledi
yüz üstü yere düşerek ,
kurak toprağın kokusunu içine çekti . .
son kez,
bir daha,
derin bir nefes çekti içine . .
delicesine koşturduğu tozlu toprağını öpüyordu dudaklarıyla
hasret kalmayayım diye derin derin içine çekiyordu toprağının kokusunu. .

güzel diyarı ,
o kadim diyarın güler yüzlü insanları
bir lokma ekmeği bile yetimlerle paylaşan
aç gezenin yanına vararak dolu dolu erzak yardımda bulunan o insanlar,
kavurucu güneşin altında peşi sıra dizilerek yok oluşlara yürüyorlardı tozlu yollarda . .
kadim diyar, artık ;
kayıp diyar oluyordu . .

Küçük çocuk toprağına kapandı . .
diz üstü düşerek toprağına eğiliyordu ,
anılar geçiyordu yüreğinin derinlerinden ;
Lazona’nın yüce dağlarında
sislerin ardından doğan güneşi ,
dağların doruklarından izlerdi .
kara gözleri ufuklar ötesine takılırdı her zaman .
bir tulum sesi duyulurdu o anlarda ,
uçmak isterdi ,
kollarını iki yana açarak o boşluktan kendini bırakmak
ve anka kuşunun kanatlarında,
ufuklar ötesinde olan diyarlara gitmeyi düşlerdi her zaman .
Tulum’u çalan Lazona’nın tulum ustası Mpula’idi .
çalarken tulum’u
ufuklar ve ovalar tüm renklere bürünüp yüreklere aksederdi sanki .
Lazona diyarının Maçka Melas tepesine çıkarak çalardı tulumu Mpula ,
güneşin utangaç bakışıyla bembeyaz sislerin arasından koşardı küçük bir Ermeni çocuğu .

postal küçük çocuğun saçlarından tutarak ,
başını yukarıya doğru kaldırdı .
küçük çocuk bu kez ağlıyordu ,
postalın gözleri dönmüştü artık ,
insani bir yanları yoktu . .
bıçağını kamasından çıkardı ,
küçük çocuğun ince boynunda ,
bir yukarı, bir aşağı yaparak ,
boynuna sürdü . .
koca bir nehrin suları boşaltılıyordu .
oluk oluk sular nehirin yönleri değiştirilerek ,
akması gereken yere değil ,
akmaması gereken yerlere akıtılıyordu zevk için .
önlerine koyulan koca taşlarla akmasını engellemeye çalışanlarda vardı ,
nehrin içinde kalan balıklar can çekişerek nefessiz kalıyordu ,
olduğu yerde çaresizce çırıpınan binlerce can acımasızca öldürülüyordu .

Boynu gövdesinden ayrılmış küçüğün gözleri parlıyordu ,
gülüyordu kara gözleri sanki
Lazona’nın gökyüzünde uçuşan atmacalar ve güvercinler gökyüzünün etrafında dönüyordular .
rüzgar esmesini durdurdu o anlarda
kara bir bulut gökyüzünü kapladı ,
bir aydınlık aralandı semadan .
küçük kesik başıyla doğruldu olduğu yerden
semaya ağır ağır tırmanarak çıkıyordu
ardında bıraktığı diyarına el sallayarak gidiyordu
az ileride annesi, babası, kardeşi, arkadaşları vardı
merdivenlerden ağır ağır çıkıyordu . ’’

Bir anda uyandı rüyasından Zifona
Mezopotamya ışıl ışıldı ,
yaşlı bir nine ağırda keçi sütü sağıyordu .
kuşların cıvıldayışları odanın içini dolduruyordu
güneş ışıkları masanın üstünde duran saatin camına düşüyordu
beyaz kireçe boyalı duvarda aslı duran saate baktı Zifona
ve yatağından kalkarak yüzünü yıkadı . .

Papulya’nın dudaklarından düşen kelimeler
toprağa karışınca sıyrılıyordu sahte renginden .
uzun zamandır bilinmeyen bir diyarda teni derince inzivaya çekilmişken
Zifona kadim diyarın kavurucu sıcağında
tek kağıtlık tütünü sarıyordu.
Sürgün geçen yıllarının yazgısında
Papulya’nın olmadığı yıllar
Zifona’nın saç tellerinden dökülüyordu . .

uğruna yazılıyordu onca öyküler Lazona’ya ,
Söylendi bir çok türküleri ,
Yemyeşil dağlarının resimleri yapıldı .
On binlerce insan tozlu yollarda ölüme sürüldü sonrasında
Geriye kalan yanlızca düşlerimiz ve yüreğimiz oldu .
Orda yaşıyan zamane çocuklarında hep aklımız kaldı
Hasret ve derince özlem duyduk Lazona’nın
Havasına,
Suyuna,
Güneşine ve toprağına ..

Renas Tutaste

Paylaş:
6 Beğeni
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiiri Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (8)

5.0

100% (8)

Papulya ıv Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Papulya ıv şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Papulya IV şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
nur🕊
nur🕊, @nur-128330
17.7.2014 22:12:25
5 puan verdi
Kutlarım Kaleminiz war olsun .Bu şiir deyil yaşanmiş gerçekler yüreğimi derinden dağlandi .
Etkili Yorum
CaNMaYBuLL
CaNMaYBuLL, @maybull
17.7.2014 18:30:43
5 puan verdi











Ve bir gün yollara düştüğümüz de, cebimizdeki günahlarla sevapları takasa kalktığımızda; o yüzlerini gökyüzüne çeviren insanlara, Tanrı; ‘’Hangi hakla, hangi vicdanla ?’’ diye sorduğunda Yere ,dizlerinin üzerine düşenlere ,kırk bin kez yıkanıp temizlenemeyen ellere. Ve ben de bir İnsan diliyle ’Kimden aldınız sevinerek tonlarca günahları , kime sattınız sevapları,karşılığında yollara attığınız günahsız insanları !!!



Büyük insanların büyük düşünceleri' ve kanun koyarlar, onlar bilmeden !''

Ölümsüz düşünceler,ölümlü bedenleri terk ettiğinde asıl savaşlar o zaman başlar . Savaşı kimin kaybettiği yada kimin kazandığı önemli değil ; Önemli olan,düşüncesi uğruna ölenlerin ardından kalanların ,hangi düşüncelerle yeniden Savaşacakları değil mi?


ve yaşadığınız bin yıllık toprakları terk edeceksiniz !!!

Ayıpladım defalarca defalarca kendimi...Kendimi kendi kelimelerimle dövmek,yerden yere vurup tekmelemek ama kimse görmeden,kimse duymadan.Kapı arkasında sıkıştırılmış bir yabani gibi.




Hepimizin kapıları çalındığında elimize birer kağıt parçası sıkıştırıldı.Yatağından henüz yeni kalkmış küçük çocuğumun uykulu gözleriyle bana bakması,belkide günler boyu sürecek yolculuğumuza değil;yıllar boyu sürecek karşılıklı nefretin,çaresiz ve isteksiz göçün,sorularla dolu çuvalı sırtımıza vuran ölüm seyriydi.


Saygılar...
Etkili Yorum
Gülşah Dağlı
Gülşah Dağlı, @gulsah-dagli
17.7.2014 17:09:17
5 puan verdi
neydi okuduğum
neydi satırların arasında hızla atttıran nabzı

birde kulağımda bir türkü
gercekçiliğe kapak olsun der gibi


anladım şiiri,gercekten anladımda okudum bukez



tebrıkler şair


saygılar
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL