ruhların siyaha boyalı anlarda ,
Tamtamlar çalarak durmaksızın ,
karanlığın sis perdelerini yırtarak geçiyor siyah pelerinli kadın ..
selamlayarak tanrıçaların sokaklarını ,
çıplak bedenlerin çırpınışlarının altında gölgeleniyor .
duvarlara çizilen ateşten tapınaklar,
hala çağlara meydan okuyor ,
bir yalvaç bekliyoruz Ana Tanrıçaların sokağında.

Valhallalı Odin sarıyor tüm özgür insanların ruhunu ,
Tanrıların göz pınarlarından bir damla cevher çalıp ,
acımasızlığa karşı yiğit çalımlarıyla ,
damla damla birikiyor özgürlük savaşçısının öfkeleri ..
Polis meydanlarında dev bazaarlar süslenirken ,
Pagan ritimler sahil yakasından duyuluyor ..
sesin geldiği yere doğru yürüyorum
melodiler adımlarıma eşlik ediyor .
dar sokaklardan geçerek ,
evlerin sarı solgun ışığı bir yanıp , bir sönüyor ..
üç dört çocuğun ,
Ana Tanrıçaya dua ederken, heyecanlı konuşması duyuluyor odanın içinden...

mum ışığının altında
sevişen çiftlerin gölgeleri ele veriyor kendilerini
oda da
gizemli bir hava .
hafiften dinlenen ,
anlam dolu melodiler çağırıyor beni ..
ve
beyaz örtülü yatakta pagani bir kadın ,
kollarıyla sarıyor ruhumu .
beynim gitmek istemesede ayaklarım diz çöküyor güzelliğinin karşısında .
büyülü elleri yüzümde, kalbimde dolaşıyor .
akarken yüreğime melodi tadında ,
ruhum sonsuzluğun doruğuna uçuyor .
ellerim vücudunun hatlarında geziniyor,
ya da bir şiirin mısrasında ,
veya bir resmin çizgisinde duygunun anlatımında..
deniz tadında bir ruhun ,
en bilinmez yerinde hüzünlü bakışlarımla geziniyorum vücudunda .
ruh durmadan sarıyor ve işliyor,
bir girdap gibi en derinine çekiyor bedinimi ,
iki bacağının arasındaki ,
ateşten bir parçasını öpüyorum .
her gezegenden bir gizem açılıyor önüme ,
yükseltilerinden süzülerek ,
her yıldızdan bir ışık olan vücudunun karşısında ,
umut ve masumiyet adına yazılan tüm kelimeler diziliyor boğazıma ..
bir çocuğunki gibi tedirginliğime ,
iki dudak arasından patlıyor ateşli öpücükleri .
dokunsan en narin bir çiçek gibi incinecek sanırsın ,
merhamet tılsımı elleri,
göğsümde mutluluk şarkılarını söylüyor
kalp çarpmalarım ağır bir tamtam ritmi...

dağların yükseltisinden gelen melodiler ,
sahil kasabasından duyuluyor ..

çılgınca, Tanrıçalaşan bedenler,
yavaş yavaş başlarken özgürlük dansına ,
içlerinde o, en mükemmel olan barışın müjdecisi Odin,
mutluluk dolu özgür melodileri döküyor gökyüzünden tüm ruhlara ..
gayda , keman , tamtam , piyano , fülüt , bodhran, laterna sesleri
tüm bedenleri sarıyor sahil kasabasında .
gökkuşağı örülüyor, taç oluyor kadınların başlarına.
yıldızlar açıyor çiçekler ,
serpiliyor kadınların ayağın altına ,
melekler kır çiçeklerini taşıyor kadınların yüreğine ,
Valhalla’dan iniyor Meleke Tawus
Lucifer ve Lilith
kadınların mutluluk dolu çığlık seslerine,
ufukları donatıyor.
Mushafa Reş Azda’nın elinde
yanıp sönüyor tüm gökyüzünün ışıkları
şimşekler Thor’ un balyozunda kırılıyor .
göklerin Tanrısı, Thor’a yeniliyor ,
damla damla bedenlere düşüyor ..
deli gibi çırpınıyor tutsak kalmış yürekler ,
özgürlük danslarıyla yıkıyorlar prangaları.

Odin dağların yücelerinde ilahi bir melodi çınlarken
kulaklarda,
bulutlar alevlenir ,
o tutsak şafaklarda tüm tutsakların prangaları kırılır.
yepyeni hayatları müjdeleyen
kutsal an ,
Thor’un balyozundan çıkan kıvılcımlarıyla başlar ,
tanrısal bir haz olur yüreklerde ,
o melodiler damarlarında kalan sevgi kırıntılarını taşır yüreğine.

melodi kokulu bir yağmur ,çiseler yavaş yavaş .
mutlulukla son bulan ,
o, asla can almayan,
cana can katan barış.
yaşıyor bu düzenin çok çok ilersini..

Renas Tutaste