6
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
1263
Okunma

Durgundu deniz, sakin ve Marmara kıyısı
İlk defa böylesine dalgasızdı, berraktı
İstanbul’u dinledim loş bir gece yarısı
Yorulmuştu sevgiler, bakışlarsa kuraktı
Bezgin dudaklarda hep gamlı bir çığlık vardı
Yutmuştu mutluluğu koca şehir ki dardı
Derin derin soludum iyotla doldu içim
Sağımda takma yüzler, solumda yapay sözler
İstanbul’u dinledim efkârı saldı içim
Yaktı bağrımı bir an ruhtan fışkıran közler
Ufukta berduş gezen gemi kadar yalnızdım
Nahoş ezgilerle ben yüreğimde ıssızdım
Raks ediyordu kadın tebessümü sahteydi
Aç gözlerin namlusu doğruldu şakağına
İstanbul’u dinledim gündüz bile geceydi
Yaralı ceylan gibi takıldı zulm ağına
Elinde dolu kadeh çakırkeyif edayla
Lanet etti hayata duyulmayan sedayla
Güvertesinde keder taşıyordu bir gemi
Sonsuz ummana saldı fanilerin ruhunu
İstanbul’u dinledim fısıldadı elemi
Hapsetti karanlığa canilerin ruhunu
Puslu yollardan geçtim, görülmedi insanlık
Kalplere ilmek ilmek örülmedi insanlık
Kömür yüzlü çocuklar el açarken sevgiye
Sillesi çakıldı hep yüzlerine hayatın
İstanbul’u dinledim, meğer açmış övgüye
Bağlanmış sıkı sıkı izlerine hayatın
Malı mülkü olanın fakir düşmüş kalpleri
Menfaatle doluymuş ellerinin cepleri
Hey gidi koca şehir ne hallere gelmişsin
Diye bağırırken ben kimse dönmedi bile
İstanbul’u dinledim dedim sen bir elmişsin
Doldurmuşsun kalplere çekilmeyecek çile
Siyah beyaz filmlerde kalmış mutluluk denen
İstanbul sen ölmüşsün Azrail olmuş yenen
İstanbul izlenimleri...
Mayıs / 2013
Seda YÜKLER
5.0
100% (8)