6
Yorum
6
Beğeni
4,9
Puan
1208
Okunma

Biliyorum uzaklardan gelir sesi özlemin
Buğuludur sevdanın camı yağmurlu, kış gecelerinde
Hani baş harflerimizi yazardık,
Bir de kalp çizerdik ya içine hapsedip sevgileri
Sahi yıllanmış ağaçların gövdesine de kazırdık
Kirlenmesini istemediğimiz masum yüreğimizi…
Topal Ali koştururdu peşimizde ağır aksak,
Asasını sallardı, korkardık, sarılırdık titreyerek
Sonra otururduk ağacımızın gölgesinde nefes nefese
Yıllar oldu izlemiyorum güneşin batışını
Yaslanacak omuz bulamadığımdan olsa gerek
Buruk bir türkünün nakaratıydı yaşam
Saklıydı avunuşlar kerpiç evlerin çatı katında
Özlemler harabeye döndüğünden beri
Naftalin kokusuna hasret yastık altı düşler
Rutubeti ağır mı ağır geçmişin
Sayfalarını araladığımda toz bulutu kaplar benliğimi
Zaman, alıp getirir an’ın mutlak esaretine ellerinde zincir
İnceden inceden rüzgâr fısıldar kulağıma:
“Giden gitti, biten bitti dön geri…”
Seda YÜKLER
5.0
86% (6)
4.0
14% (1)