2
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
1349
Okunma
açtın baldırını çırılçıplak sözün
kuşlar kirli ırmaklar dikindiler
ellerindeki dilin astarını çözdüm
bir perde kalktı erkenden yüzümde
/bir gök bir arsız gök daha/
güvercin çok bulutlu eğildi yere
tüylerini temizledi rüzgârda gölgeler
uyusun bu eylül uçurumu suyun içinde
tekneler taşısın güzün paltosunu
yaramaz çocuktur ağladığında rüzgâr
eğer başını bir kayaya diklendiğinde
/çek elini ağırdır uykusu kalbimin/
kız böceği doğumunu üfledi sen susmalısın
tünedim öyle bir çocukluğunun havzasına
kaçmak karnında bir militan amansızlığı
kaçmak tomurcuğundan vurur gövdeleri
söz sektirilen bir kül taşı bazen
yaşlanıp kondusunda öldü ağzının
5.0
100% (8)
Cevap Yaz