7
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
1163
Okunma

duyguların rıhtımına diz çökmüşken eylül
ağustos ayazında
şerefine kadeh kaldırmış gecenin
şafağında gülümsüyor zemheri!
-Ve sen yaban çölü-
tökezler niceleri çocuklaşan umutların
köhne kaldırımları süslerken güz güllerini
neşter yalaması sol yanımın sızısı
kirpiğim battı gözlerime odaklaştı habis urlar
kolay vazgeçmenin sızısı kırdı zincirlerimden akan kan
dokunmasın masum rüyalarımın uçurumlarına
sigaramın dumanı süzülürdü bir zamanlar anılarda
kahpe bir kurşun sekerken çöl bulutunda
ya da; kulaç atmak var ya uçurmalara
//kendi yazgımı siliyorum yıldızlardan
ne sen varsın aklımda!
ne de; sevda yanığı başaklar//
-hadi uçurmanı uçurt çocuk umutlarında
Onlar hala masum kalan pembe yalanlar-
ılık muson dökülür dudak kıvrımına
tuzlu şerbetin acımtırak tadı kavurur
senli olmayan yanların şarampolüne
şerefine yelken açıyor gece yine
sarıp kayalardan
uçuruma…
uzaklaşmalıyım!
uzaklaşmalıyım nasırlaşmış anılardan
durma!
vur doktor neşterini
sol yanım zaten ölmüş
sağ yanım bereli
kurtar kirletilmemiş umutları
korkak alıştırma elini
kavuşma vakti gelmişse mutluluğa
dokunma!
vur…vur…
soğuk…çok soğuk üşüyor her yanım
gözlerimde tonlarca ağırlık
usumda binlerce pişmanlık
ve yalnızlık
soğuk duvarlar ayaklarını basıyor üstüme
damarımda dolaşan hayat suyu
yıkarken ruhumun kirini
senli anılar tıkıyor ak/yuvarlarımı
ruhum kanat çırpıyorken yanaklarımda
pembe bir buse ile uyanıyor gözlerim
galiba ben,
hala…!.
yaşıyorum.
ah! eylül güneşinde parlayan yıldız
acıtma artık çarmıha gerilmiş yaralarımı
üşüyor gençliğim,
ki duvağımda kır çiçekleri taçlanmışken
vurma kırbacını düşlerimin sırtına
ölüm nikâh kıyıyor soğuk masasında
habis bir ur şahlanıyor şakağımda
sen yinede aldırma
vur neşterini sol yanıma
ben, nisan’ın geliniyim
-ölüm duvağımdır-!
dokunma…
5.0
100% (7)