2
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
936
Okunma
Kimsenin arkasını dönmesiyle
Bitmiyordu
Aşklar
Çekip gidebilmek için ölüyordu
Toprağa uzanarak insanlar…
Hasta değildi
Başını koyup dinlenecek ara yoktu
Yarası ağırdı
Derindi aşk sevdaya sarılmıyordu
Ucunda zehir işliyordu yüreğe
Hem kalana hem de gidene…
Aklımda aç dolaşıyor tilkiler
Sana sarılarak koşan fikirlerim
Kör bir şekilde ağlayarak
Bölüşülüyor başkalarınca
Ve düşüncelerimden düşüyorsun
İç olmayan bir karanlığın
İçine…
Aklımda ziyan edilen
Tarlaların diplerinden
Akan ırmaklara dağılıyor
Yüzün…
Her yandan başkasın…
Ne düşünsem
Akacaksın gözümden…
Yankı yapıyor
Adın
Aklımın boş koridorlarında…
Seni öğrendiğim tahtalara vurarak
Tebeşir kokusunun içinden
Sızıyorsun aklımın
Karışık ve sapa yollarına
Ne yesem ne içsem
Uğrayacaksın
Dudaklarımdan dilimin
Kıvrımlarına…
Gittiğin yolları yıkarak
Gece karanlığından adımlar
Atıyorum
Her sabah yeni baştan
Doğmayı unutur gibi
Sabahlayan bahçelerden güller
Diziyorum
Yokluğun çerçevesine
Unutulan yüzlerde aynı bakışlara
Sığınarak saatleri ayarlıyorum
Gece karanlığına
Hep aynı köşe başında
Takılıyorsun aklımın uçlarına
Ne etsem nereye baksam
Yine gözlerime değiyor
Ayakların
Hep gidiyorsun durmadan…
Dalıyorum bir kuyunun
Dibine çarpan damla gibi
Suyun yüzünde dağılan yaprağa
İnat tutunur gibiyim
Her bulduğum dal parçasına
Uzandıkça aklımın fikir haritasında
Kaybolmuş yalnızlıklar
Yoluyorum
Körpe bir kızın saçlarını okşar gibi
Ellerim
Daha kırılgan ve daha hassas
Korkar gibi aynalara
Sırtımı dönüyorum
Yüzümde seni görürler endişesinden
Uçuklayan kabuslar seziyorum
Yıkan dağların ortalarından
Akıp gelen her korkunun
Teslimindeyim
Uyanmak istiyorum
Aklına saçlarına dizlerine
Ve uzanıp boylu boyunca göğsüne…
Kendimden geçerek
Susuyorum
Başlangıç depremlerine
Ölüyorum sevmiyorum artık
Seni söyleyen ne varsa
Üstümde
Daha bir aklıma yatıyorsun
Kandırdıkça
Sana uzanan büyün dallara…
Ne etsem uyanacaksın
Bir başkasının kollarında
Ve ölüme ben kala duracak
Tüm o saatler gözlerinde…
Saniyelere sığan bakışmaların
Altında daha kaç kaçak
Şehir geçilecekti susamışken
Dudaklar yağmura
Hangi evin çatısından uçan bir
Kuşun taşıdığı heyecan vardı
Güneşin yakması için ruhları
Hani değişirdi
Hayatlar saniyelere asılı ömürlerde
Gitmek anlık bir heyecan olalı
Tükenmedi mi daha o yürüyerek
Varılacak sandığın ömür
Hangi taşı kaldırdın ben diyerek
Kaçtı o sancılar
Ne umut ederek sıyırdın
Tenden aşka uzanan o
Yıkık evlerin altındaki bedenleri
Ne amacındaydı
İstemeyecek kaldırdığın yürekler
Hiç mi acısına sarılmadın
Uçup giderken bir kelebek
Ne buldun ıssızlık kelimelerinde
Diline aşkı günah saydın
Ay ışığında
Tene solusan bir insanı daha mı?
Az yaşardı
Ne buldun aşka inanmayan
Yüreklerin altında
Çıktımı sakladığın adamlık
Kelimeler birer birer ortaya
Hiç inandın mı kıskanacak kadar
Canileşen parmaklara
Seni öldüresiye yazacak bir
Kalemin delik deşik
Kağıtlar bırakacağını ardında
Hiç mi düşünmedin
Gitmek acıtırken
Bunun ilacı olmadığına…
Güzel yılları senin olduğun
Saatlerde döndürmek
Geçmese de…
Şimdi rüyanın bittiği yerde
Nasıl başlanılacağı bilinmeyen
Bir kağıdın yüzündeyim ve kara kara
Damlıyorum sessizce
Kıyısı olmayan deniz gibi hissizim sanki
İçimde dolaşan yalnızlıkların
Ağırlığından sadeleşmiş duygular
Büyütüyorum mercanlara aşık
Ve aşkı yaşamış batmış…
Şimdi isimsiz kahramanlar gibi
Yüzü kapalı olmak vardı
Yazılanlarınların üstünden dokunmak
Dudaklarına hiç tanımadığın biri gibi
Uzanmak dilinden beynine doğru
Giderek…
Öldürmek seni en olmadık
Kelimeleri zehirleyerek
Dudaklarından süzülmek
Az ama etkili severek
Uğurlamak geçiyor
Dökülmeyi bekleyen harflerin
Sıralarını karıştırırken
Hiçlik bir bulut gibi çökeliyor
Parmak uçlarıma titreyerek
Uyanan aklımın
Sinir uçlarıma yatmasını
İzliyorum sessizce
Ve aklımı salarak ıssız bir
Ateşe…
Bitiyorsun sonuna geldikçe
Ve bitmeyi beklemeyen bir
Tren gibi uzayıp gitmek geçiyor
Belki de aklından
Bitirmek istemiyorsun yada
Tadını dilinden esirgeyemiyorsun
Ve biten satırlarla
Azarak tüketiyorsun suretini
Uzanmış bir cama
Gökyüzünü seyrederek
Ve yaslandığın yere düşüyorum
Seninle birlikte
Utanıyorum sensiz hayattan
Zor geliyor yalnızlık
Sensiz vücuduma…
Hiç adil değil aşk
Neresinden çekersen çek
Süngünün ucundasın
Namlunun ağzında
Aç kalmak değil
Kurşunu soğutmak
Azap aslında…
(Se)
5.0
100% (1)