10
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1489
Okunma

Gidiyorum…
seyduna’m;
//dudaklarımla mayaladım güneşi nehirlerine
iç sadece ellerinle
karlı gecelerine ışık olsun... //
ah!... seyduna’m
kilitledim ayrılığı valizime taşınmıyor hasretin
gece rengi lahitlerde konaklıyor bakışlarım yokluğunda
soğuk han duvarlarında arıyorum sıcaklığını
kurşun değmiş gibi yaralar batıyor tenime
acı yağıyor dilimin aczi/yetine
diyetini ödeyeceğim elbet bu gidişin baykuşlar tüner ocağıma
mengenede sıkışan ruhum sürgün bayırlarında seyduna
koparıp atsan da zakkumuna yasaklı şehrinden
biliyorsun ışığına hep zehirliyim
ezelden...
//bende ki senden çoktan geceli yıllarım
azadına mahkum kaldım hilal kaşlı bülbül–i zar’ım//
iliklerimden yıldırımlar geçse de
gece yıldızıma düşünce kutsal kâsesini
mavi eteklerine boşaltıyorum
saçlarının şafağı dolansın boynuma
alaca karanlığımda idam sehpası kurulan
darağacıma...
salkım taneleri günahım inci gibi dizilirken ilmiğime
yüreğim kazınıyor yağan yağmurlarında
sebepsiz bir tufana tutuluyorum ansızın
şafağında ninniler söyleyeceğim
kefaretime batan güneşin
şimdi seyduna’m
gölgesiz şiirler yazıyorum kıblesi sana uzanan
düşüyor alnım secdelerine
kırmızı goncalar yetiştiriyorum yaprağını hazan vuran
sabahına zebun olan gecenin
nefesinde
son bulacak esaretim!...
5.0
100% (6)