3
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
84
Okunma
Ey hayat…
Gel karşıma, korkma.
Ben sana içimde büyüttüğüm umutları anlatayım,
sen de bana neden bir bir kopardığını söyle.
Ben sana “iyi olacağım” diye söz verdiğim geceleri anlatayım,
sen bana o gecelerde neden nefesimi daralttığını…
Ben sana kalbimde sakladığım küçük mutlulukları göstereyim,
sen de bana onları nasıl avuçlarımdan düşürdüğünü anlat.
Gel hayat…
Seninle hesaplaşacak çok şeyimiz var,
konuşacak çok yanım,
susacak hiçbir gücüm kalmadı.
Ey hayat…
Sen beni sınadıkça, ben sana yine de tutundum.
Kırdıkça sustum, sustukça daha çok ezdin.
Sanki ne zaman “artık düzelir” desem,
sen inadına en derin yerimden vurdun.
Ben sana içimde kalan son ışığı gösterdim,
sen o ışığı bile üfleyip söndürdün.
Ne kadar dayanıklı olduğumu görmek istedin belki,
ama unuttun…
İnsan bazen güçlü olduğu için değil,
kimse tutmadığı için ayakta kalır.
Ey hayat…
Sen beni yoruldukça biraz daha yordun,
ama ben hâlâ buradayım.
Hem sana kırgınım,
hem de senden gitmeyecek kadar mecbur.
Ey hayat…
En çok da sessizliğini sevdirmeye çalıştın bana.
Bağıra bağıra canım yanarken,
sen önüme hep susmayı koydun.
Ben anlamaya çalıştım,
sen önüme hep daha anlaşılmaz olanı bıraktın.
Ben en dibe düştüğümde bile,
“belki bu kez tutarsın” diye avuç içlerimi sana uzattım,
sen ise o avuçlara
hep biraz daha acı,
biraz daha ağırlık bıraktın.
Ve ne tuhaf…
Ben ne kadar kırıldıysam,
sen o kadar alıştın kırmama.
Ben ne kadar sustuysam,
sen o kadar rahat ettin içimde bir şeyleri yıkarken.
Ey hayat…
Sen bana öğretmeye çalıştın,
ama ben anlamadım mı, yoksa sen çok mu acı anlattın,
bilmiyorum.
Tek bildiğim,
ben sende kaybettiğim her şeye rağmen
hala kendimi toplamaya çalışıyorum.
Ey hayat…
Bunca yılın sonunda anladım ki,
sen kimseyi kollamaz, kimseye torpil geçmezsin.
Kimin yüreği yumuşaksa,
en çok onu acıtırsın.
Ben sana iyi niyetimi verdim,
sen bana kader diye ağırlıklar yükledin.
Ben “dayanırım” dedikçe,
sen biraz daha bastın üstüme.
Şimdi…
Önünde dimdik durmuyorum belki,
ama dizlerimin üzerinde bile olsam hâlâ vazgeçmedim.
Bu senin gücün değil,
benim içimde ölmemiş son parçamın direnişi.
Ey hayat…
Sen beni diz çöktürdün ya,
işte o an öğrendim ayağa kalkmayı.
Sen beni yalnız bıraktın ya,
işte o an öğrendim kendime tutunmayı.
Artık senin sınavın değilim.
Sen ne kadar vurursan vur,
ben o darbeyi bir adım ileriye çevirmeyi öğrendim.
Ve son sözüm:
Ben bitmedim ey hayat.
Sessizliğin ardında büyüyen büyük bir direnişim.
Bir gün yüzümü güldürmek zorunda kalacaksın.
Çünkü bana borçlu olduğun bütün güzel günleri
tek tek geri alacağım senden.
5.0
100% (4)