1
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
66
Okunma
Artık kim ne söylerse söylesin, umurumda değil.
Bu hayatın kahrını çekmekten yoruldum, yıprandım.
Yaralarımı kendim sardım, kanayan yanımı kimse görmedi.
Sırtımdaki yük ağır, omuzlarımda taşıdım tek başıma.
Akıl veren çoktu, yol gösteren az; el uzatan hiç olmadı.
Bırakın artık, nefes alayım, yaşayayım biraz.
Susuyorum, çünkü sözler yetersiz, kelimeler kifayetsiz.
Ben varım, buradayım, ama dünya dönüp gidiyor.
Yalnızlık en ağır yükmüş meğer, şimdi anladım.
Öyle ağır ki bu yalnızlık,
Gecenin sessizliğinde bile çığlık atıyor içim.
Gözlerim dolu, ama kimse görmüyor,
Çünkü ben hep güçlü görünmek zorundayım,
Yalnızlığımı yutmadan, kırılmadan ayakta kalmalıyım.
Her adımımda bir yara,
Her nefeste bir hesap,
Ve kimseye anlatamadığım
Binlerce hikaye saklı içimde.
Biliyorum, kimseye yük olamam,
Kendi fırtınamı kendi içinde savururum,
Çünkü beni taşıyacak omuzlar kalmadı artık,
Ve ben buna alışmak zorundayım.
Bırakın, susturayım sesimi,
Kendi karanlığımda kaybolayım,
Belki o zaman, kendimle barışırım,
Ve ağır yüküm hafifler,
Bir nefes kadar serin, bir an kadar huzurlu...
Bu hayatın yükü, omuzlarımı kırıyor,
Her adımda biraz daha eziliyorum sessizce.
Kimi zaman kendi gölgemden korkar oldum,
Çünkü yalnızlık en derin, en karanlık sırdaşım.
Gözlerim hep kapalı, görmesin dünya acımı,
Ama içinde fırtına kopan bir deniz var,
Ve ben o denizi durduramıyorum,
Dalga dalga vuruyor beni, kıyıya vurduğumda paramparça.
Bir el bekledim, bir dost elini,
Ama elime hep boşluk geçti,
Sesim duyulmadı, varlığım fark edilmedi,
Ve ben kendi sessizliğimin içinde kayboldum.
Artık ne umut var, ne beklenti,
Sadece ağır bir yük var sırtımda,
Ve o yükle yaşamayı öğrendim,
Yalnızlığımla barıştım,
Ama bu barış, kanayan bir barış,
Ve ben yine de dimdik ayaktayım,
Çünkü başka şansım yok.
Ve şimdi,
Yerle bir olmuş, paramparça bir ruhla duruyorum.
Beni ezen hayat, beni kıran zaman,
Hepsi üstüme çöktü;
Ama ben hâlâ ayaktayım, hâlâ nefes alıyorum.
Her yara, her sancı,
Birer ölüm fısıltısı gibi gelirken,
Ben direnişin kendisiyim artık.
Kırıldım, kanadım, ama yıkılmadım,
Çünkü düşmek de hayatın ta kendisi,
Ve ben, her düşüşümde biraz daha yükseldim.
Bu dünya, bu hayat,
En ağır yükü sırtlayanların mezarlığıdır.
Ama ben, kırık bir savaşçı,
Yalnızlığın ve acının en karanlık gölgesinde,
Bir nebze ışık arayan karanlık bir isyanım.
Kim ne derse desin,
Umurumda değil artık.
Ben,
Kanayan yaralarımda var olan,
Kendi karanlığında var olmayı seçen,
Ve en ağır yükün altında bile dimdik duran biriyim.
Ve şimdi;
Beni yıkmak isteyen her şeyin ortasında,
Paramparça olmuş her parçamla,
Sonsuz bir karanlığın içinde bile,
Dimdik duruyorum.
Ama biliyorum ki,
Bu yük daha fazla taşıyamayacak bedenimi,
Ve karanlık, sonunda içime çökecek,
Hiçbir umut ya da direniş olmadan,
Sadece bitişle, sonla,
Sessizce,
Çökeceğim.
Ve o gün,
Ne haykırış kalacak, ne de ağıt.
Sadece ağır bir sessizlik,
Ve geride kalan yük ile yara.
5.0
100% (1)