3
Yorum
10
Beğeni
5,0
Puan
94
Okunma
Söz vermeyin…
Çünkü söz, insanın ağzından çıkar; güven ise kalbinden doğar.
Söylemesi kolaydır “yanındayım” demek,
ama kalmak yürek ister, sadakat ister, bedel ister.
Ben çok söz duydum, hepsi rüzgâr gibi geçti…
Ama bir güven vardı, sustu ama hiç eksilmedi.
İşte o yüzden, söz vermeyin —
Güven verin ki, sözünüzü tutmanıza gerek kalmasın.
Sözler hep yalan oldu,
gözler bile tutamadı içindeki ihaneti.
“Yanındayım” dediler, bir fırtına esti mi ilk onlar gitti.
Bir tek güven kalırdı insanda,
ama onu da ellerinizle gömdünüz sessizliğe.
Artık kimseye inanmıyorum,
çünkü herkes söz verdi,
ama kimse durmadı sözünün arkasında.
Ben sustum, onlar konuştukça tükendi içimdeki inanç.
Bir sözle değil, bir duruşla yaşanır sadakat.
Ve ben artık sadece susanlara inanırım…
çünkü susan, en çok içinde kalanı taşır.
Sözlerin bittiği yerdeyim artık…
Ne duymak istiyorum bir “özür”ü,
ne inanmak istiyorum bir “pişmanım”a.
Çünkü güven bir kere ölürse,
geri dönmez hiçbir zaman.
Ben sustum…
Çünkü anlatmak artık ihanete can verir.
Yandım, unuttum,
ama kimse ellerini uzatmadı sessizliğime.
Bir zamanlar cennetti sandığım yer,
meğer cehennemin kapısıymış.
Söz vermeyin…
Güven verin ki, bir gün gittiğinizde bile
adınız ihanetle anılmasın.
Artık sözün değil, sessizliğin ağırlığı var üzerimde…
Bir zamanlar inandığım her şey, şimdi yüreğimin içinde nefes alıyor.
Gözlerimde bir ağırlık gibi duruyor adın,
dokunsam, düşer belki son kalan inancım da.
Ne yemin, ne söz kaldı…
Hepsi birer yalanın gölgesinde çürüdü.
Ben sadece sustum,
çünkü sustukça daha az acıttı gerçek.
Güven bitti, sözler toprağa karıştı,
ve ben…
ben kendi içimde sustum,
bir daha kimse dokunmasın diye o yaraya.
Artık ne söz veririm,
ne birine güvenirim…
Çünkü ben,
bir sözün sessizliğinde yandım.
Ve o sessizlik…
Bir çığlık gibi patladı yüreğimde,
ama kimse duymadı, kimse bakmadı.
Gözlerim hep kapalıydı gerçeklere,
ama gerçekler hiç susmadı,
bana acıdan başka bir şey göstermedi.
Kırıldım, parçalandım,
ama tamir etmeye çalışan kimse olmadı.
Sadece bir gölge gibi yürüdüm hayatın içinde,
yorgun, yalnız, yaralı…
Ve öğrendim ki,
güven yoksa,
sözler sadece havada asılı kalan boşluklardır.
Artık ne umut beslerim, ne beklerim,
çünkü her bekleyiş bir hayal kırıklığıdır.
Ve ben, o hayal kırıklıklarının içinde
sessizliğin en karanlık köşesine çekildim.
Çünkü…
Bir kez kaybedilen güven,
asla tamir edilemez,
ve ben,
o kırık aynada yansıyan son parçayım
Ve şimdi, tüm o kırık sözlerin ve yitik güvenlerin ardından,
geriye kalan sadece derin bir sessizlik...
Bir sessizlik ki, içinde binlerce hayal kırıklığı,
binlerce susturulmuş çığlık var.
Kimse duymadı acımı,
kimse görmedi düşüşümü,
ve ben,
kendimi kaybettiğim o boşlukta yalnız kaldım.
Artık ne söz veririm, ne de inanırım…
Çünkü güven bir kez kırıldı mı,
kalbin en karanlık köşesinde bir yıkım kalır geriye.
Ve ben,
o yıkımın içinde,
sessizliğin en derin kuyusuna indim.
Çünkü biliyorum ki,
bazı sessizlikler, sözlerden daha ağırdır.
Ve işte orada,
kendi içimde gömülü,
bir daha asla açılmayacak bir yara gibi,
yaşayacağım...
5.0
100% (3)