Bir kimseyi sahip olmadığı sıfatlarla övmek, onu kibarca yermek demektir. cemil sena
Zeynep Perçin
Zeynep Perçin
VİP ÜYE

İçi Dışına Dökülen Evler

Yorum

İçi Dışına Dökülen Evler

( 4 kişi )

3

Yorum

20

Beğeni

5,0

Puan

350

Okunma

İçi Dışına Dökülen Evler


Kapısı dışarıya açık evler.
İçi dışına dökülen evler…
Size bir vereceğim, onlarca alacağım var.
Temelinizde yatan kundakların kanlı bezleri mesela…
Kurşunlarla delinmiş cesaret,
oklarla tam on ikiden hedef alınmış bir yığın masumiyet…
Yakılmış kitaplar, yasaklı kitaplar, hiç okunmamış, yerine ulaşmamış mektuplar…
Üç kişilik divana sığdırılan koca koca hayatlar,
saçı sokağı süpüren zavallı kadınlar!
Yamalı bir hafıza ve dikiş tutmayan, kucak dolusu arıza!

Naftalin kokusunun tek tek yıldızları boğduğu,
sokağa dökülen yün kilimlere işlenmiş uzun uzun acılar.
Kimin ninesi, kimin babasının annesi…
Mezarlıklarda sahibini arayan, acılı onlarca ağıdın bir araya geldiği kimsesiz bir inilti…
Kimse duymuyor artık kimsenin sesini.
Alışılmış konforun unutulduğu,
insanın selamı sabahı kestiği,
kimsenin kimsenin külüne muhtaç olmadığı mahalle kalabalığı…
Hepsi, hepsi bir arada duruyordu sanki penceresiz bir duvarın sırtında.
Sırtı, sırtımı andıran evler…
Sırtı yükten kambur evler…
Yorgunluğunu sokaklara kusan evler…

Yarılmış asfaltların yarıklarına gömülsün isterdim aklımdan geçenler.
Üzerine kilit taşlarıyla işlemeler yapılacağına, ziftle bulansın isterdim.
Öyle olmadı!
Gidip geldikçe, her molozun canıma daha da battığını duydu ruhum.
Gidip geldikçe, bir taş daha kilitlendi eşiğine.
İşte bu yüzden,
gidip geldikçe üzerime devrildi içi dışına dökülen evler.

Yüksek katların ağırlığı,
balkonların yalnızlığı ipil ipil saçlarıma yağdı.
Belli başlı bir tadilat şimdi bedenim; belli başlı bir inşaat!
Gittiği ve kaldığı yerlerden başlıyor insan örmeye.
Duvar örmeye, ömür örmeye, uzun uzadıya çoğalan çaresizliğini örmeye…
Kifayetsiz sözcüklerini yumak yumak boğazında düğümlemeye, içine içine gömmeye.

Tül perdelerin camdan uçuştuğu vakitlerin özlemi boğuyor sokakları.
Toza boğulmuş yarık ayakkabı,
ağlayan çocuğun dizindeki ağrı ve külfet olan istekler…
Her biri, her bir mahalleyi, her bir sokağı görünmezden yoruyor.
İnsan, insanın içinden,
insan, insanın gönlünden,
insan, insanın evinden sessizce geçiyor.
İnsan, içini sessizce sokağa döküyor.

Canı çıkmış okul sıralarında, isimleriyle sayısız hatıra uyuyakalıyor.
Bidonlardan yapma bacalar, kömür karası odun dumanı savuruyor çocukların yüzüne.
Bir otobüs, bir otobüs daha…
Bir getirdiğine, onlarca götüren onlarca otobüs…
Kan kusuyor insanın zihni.
Zifiri karanlık.
Betonların altına gömülen bir kaplumbağayla yarışamaz hiçbir acı.
Kimse bilmiyor.
Ben biliyorum.
Belki sen biliyorsun.
Onlar da belki…
Kimin omzu, kimin omzunu öpecek, kimse bilmiyor.
Kimin başı, kimin düşüncesinde,
kimin evi, kimin evinin içinde… bilmiyor, kimse bilmiyor.

Kapısı dışarıya açık evler.
İçi dışına dökülen evler…
Size bir vereceğim, onlarca alacağım var.
Temelinizde yatan kundakların kanlı bezleri mesela…
Kurşunlarla delinmiş cesaret,
oklarla tam on ikiden hedef alınmış bir yığın masumiyet…
Yakılmış kitaplar, yasaklı kitaplar, hiç okunmamış, yerine ulaşmamış mektuplar…
Üç kişilik divana sığdırılan koca koca hayatlar,
saçı sokağı süpüren zavallı kadınlar!
Yamalı bir hafıza ve dikiş tutmayan, kucak dolusu arıza!

Gömseler ya şu deli deli konuşan dilimi, yazan elimi,
perdelerin ucunda, pencereden uçuşan zihnimi.
Alsalar ya beni de evimden.
Evim neresi bilmeden gezdirseler onlarca yıkıntının içinde.
Şu ev, şu oda, şu çocuk
Su verseler yanan bağrına şu kadının.
Evi başına yıkılmış,
evi sokağa dökülmüş,
içi, içine sığmayan her kadının.


Anneme…

Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiiri Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (4)

5.0

100% (4)

İçi dışına dökülen evler Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz İçi dışına dökülen evler şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
İçi Dışına Dökülen Evler şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Tüya
Tüya, @tuya
20.7.2025 11:27:30
Görülmesi, bilinmesi istenmeyen bir gerçeğin anatomisi gibiydi bu anlatı.
Kederin o kadim toprakların, evlerin çardaklarında, duvarlarında dolaştığını; unutulmuşluğa rağmen, acının bellekte yerini koruduğunu, hücrelerimizi tarumar ettiğini yeniden hissettirdiniz, sevgili Zeynep şairim.

Teşekkür ederim şiirin müzikle bütünleştirdiği duyguya.

Selam, sevgi ile.



Nil Gün
Nil Gün, @coldeki-kelebek
20.7.2025 11:14:02
Şiir değil hakikat konuştu.
bir yumru oturdu yutkunamadım

tebrik ederim
C.Mıhcı
C.Mıhcı, @c-mihci
20.7.2025 11:06:54
Anlatısı ile iyi işlenmiş bir şiir,
Okurken Gogol’un Palto şiiri geldi aklıma

Kaleminize sağlık

Sevgiyle kalın.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL