8
Yorum
41
Beğeni
5,0
Puan
1333
Okunma

Selam sana tanrım
Benim ben
Sunağına sunulmuş hüzünlükent
Annemin okşayışı saçlarımda
Babamın görgüsü yanaklarımın pembesinde
Dünya ve çatal kapılar
Hayallerimin izbesine muhtaç düşlerim
Özümde hiç büyümeyen bir kız çocuğu
Ruhumu talan eden kör beyaz aldatmaca
Oysa hep iyilik ve güzelliğeydi dualarım
Karanlık hallerimde kaygılı bir ses
Kuş tüyü yastıklarda evham birikintileri
Göğsümün kanlı şafağında yoksul ümitler
Alnımdaki terin vebali çeyizimde açılmadık bohça
Yanağımın yangısında babamdan yadigar parmak izleri
Ölümle zulmün vuslat hali
Damarlarımda serin bir serumun ikilemi
Gecelerime sığmayan vasiyetimi
Kirpiğimdeki incili hecelerime sorun ki
Zira en iyi onlar bilirler
Neden boğmaca bir geceyi bitirip de
Tan vaktine eremediğimi
Saksımın sakıncalı toprağında
Mühürsüz bir kuruluk
Kelebek ömürlü tutkuların
Nümayiş etiketli panaroması
Ne mümkün unutmak dünde kalmış güzellikleri
Ve gülümseyen yüzleri görmek
Kangren yaralarıma ilaç gibi bazen
Varlık birlik ve dirlik
Şahbeyitimde özümün özel çağrısı
Bir nefesle yarıdan da yarıya düşerken içimin yangısı
Şahsiyetim olmasın kapattığım kapıyı yeniden aralamak
Ki bakışları karanlıkta kalmasın
Yalnızlığımın yoldaşı bez bebeğimin
Güneş ıssız
Ay ışığı lal
Mısra mısra iç dökümü
Kurşunun ya da mürekkebinle
Kıyamda durdururken harfleri
Beni soracak olursan
Kalbimin geçmeyen yorgunluğuna
Eşlik ederken romatizmal sızılar
Kentim hala gözlerim kadar hüzünlü biliyor musun
Beni her daim hükmü hüsranla müjdeleyen kalemim
#hüzünlükent
5.0
100% (22)