gün bitecek bulut anılar en sevdiğim yanımda yitirilmiş mavi gibi yerini alacak ayaklarımın altından kayan sevinçleri görünce kent bir geceyarısı ölecek ellerin düş umutsuzluğumun kalabalığında yalnızlığımı okşayan iz intihar sızısı tenhalarım beyaz yüz sevdasıyla suskun gelen saklıları tetiklemekte
eski bir kentin güvercinleri içimdekiler ürperirler gizini kuytularıma bırakanlara seni dulbaşlı yaprakların titreyişiyle yüreğimden sürerim gözümden suya düşer ölüm ten nefesimin sıcaklığında uyursun...
ey aklımın seyyah uçurumları ey sevda çığlıkları ey saksıda küskün çiçeğimin gözyaşları soluk alırken dudaklarımda öpüşleriniz gidelim çocukların kayık yüzdürdüğü gemilerle uzunca bir sesin ucunda şeytana susalım
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiirimiz, bir günün biteceğini ; ki her gün biter. Bitmeyen gün yoktur da. Şairimiz burada bitecek olan günün her zaman ki hezeyanlarıyla, hüznü ve acısıyla biteceğinin peşin hükmüyle açmış şiirin kapılarını okuruna.
" gün bitecek bulut anılar en sevdiğim yanımda yitirilmiş mavi gibi yerini alacak "
O günün nasıl geçeceğinin bilgeliğinin paylaşılacağı ilk dizelerde anlaşılıyor. Her gelen yeni günün aynı şekilde bitmesini kanıksamış bir ruhun iç dökümünü okuyacağım dedim. Ki öyle de oldu.
"ey aklımın seyyah uçurumları ey sevda çığlıkları ey saksıda küskün çiçeğimin gözyaşları soluk alırken dudaklarımda öpüşleriniz gidelim çocukların kayık yüzdürdüğü gemilerle uzunca bir sesin ucunda şeytana susalım "
Şiir sonraki gelen bendlerde; şairimiz " ben " diliyle oluşturulmuş, metafor ve karanlık imgelerle içindeki hüznü, umudu kaybetmişliğin verdiği acizliği ve korkunun sevdaya tutunmuş resmini çizmiş .
Klasik ve çok yabancı olmadığımız bir söylem olsa da " ey " nidasının baskın ve altının çizilerek kullanımının , şiirin gelişme kısmına çok yakıştığını söylemeden geçemeyeceğim.
Ve şiirin final kısmına geldiğimizde, şiir öznesinin en başta peşin olarak söylediği gibi günün bittiği haberi geliyor final bölümünde. .
yoksa yalnızlık büyük bir kent gibi büyüyor içime "
Bir şiirin girişi ve final kısmı en çok dikkat ettiğim, merakla okuduğum bölümleri olur. Şairimiz ilk başta duyurusunu yaptığı anlamı , şiirin finalinde günü bitirerek tamamlıyor. Anlamsal ve kurgusal bütünlük şiirin bütününe yayılmış oluyor. Giriş... duyuru.... Gelişme nasıl, ne şekilde olduğu, Ve bitiş son mesaj.
Şimdi, Ben şiir öznesinin, günleri ters yüz yaptığını anlıyorum. geceyle gün başlıyor. Gece aydın diye başladığına inanıyorum pek çok şair gibi geceye. Gündüzün başlamasıyla, gece boyu kendine eşlik eden hüzünden ve yalnızlığından ayrılacağına üzülüyor.
Bana divan edebiyatındaki genel anlayışı hatırlattı bu duyuş, Hani sevgilinin yaptığı eziyet hiç bitmesin ki aşk baki kalsın istiyordu ya divan şairlerimiz. Bu şiirimizde de , öznemiz gecesinden ( gününden ) ayrılmak istemiyor. Acısı öyle benliğine işlemiş ki onsuz daha yalnız kalacağına inanmışlık var. Yalnızlık mıdır yaşanan, tek başınalık mı ? Sorusunu beraberinde getirirken bu düşünce aslında ikisinin ne kadar farklı olduğunun da arka planda mesajını gönderiyor.
" Kendinizi, kendinizle zaman geçirmeyi yalnızlık sanmayacağınız şekilde yetiştirin.” der Tarkovsky . Ah bu sözle her halde şairlerin genel karakteristik yapısını deşifre ettiğini bilmez.
Yaşasın yalnızlık. Ve sağladığı ölçüsüz özgürlük.
Sözü çok uzattım. Baştan sona kendini su gibi okutan. Etkili imgelemlerle, ritmini ve anlamsal bütünlüğünü hep koruyan nitelikli bir eser okudum. Yanlış anladığım, anlamlandırdığım bölümler varsa affola.
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.