Gidiyor musun?
Sığdırabildin mi bütün anıları omuzladığın heybeye?
Kaç asır devirmiştik kadranında yelkovanla el ele?
Beyaz salkımlı akasyaların kokusunda düşlediğimiz hayat
Söylesene hayallerim hangi cebinde?
Hani
Göğsüne dar geliyordu bensiz alamadığın nefes?
Oysa
Pimini çekip gidiyorsun yıllarımızın.
Nidasını doldur ciğerlerine gözyaşlarımın
Varsın kan tükürsün haykırdıkça ardından
Varsın
Kan
Tükürsün.

Gidiyor musun gerçekten?
Bağdaş kurup oturmuştuk bulutlara bir Temmuz sabahında
Yüreğimizi alevlediğimiz düşlerimiz vardı.
Kaybolup gidişin var ya
Gözlerime diktiğin bir çift kehribarla
Sonra
Kenetleyip parmaklarını, kor gibi avuçlarıma
İkrarından dönene namert kurşunu değsin.
Var mısın demiştin benimle bir kefene sığmaya
Var mısın ölümüne sevmeye

Ama gidiyorsun
Git!
(Gök)kubbe şahit olsun nankörlüğüne
Bolu Dağın’da bir Köroğlu inlesin sazının tellerinde
Şahlandı kurşun sesi mertlik bozuldu işte.
Dillensin doğmamış çocuklar naralar eşliğinde
Yüreğinde aksetsin her bir çığlık,
Duramadın mı Karenli bir çoban Veysel edebinde?
Git!
Çıplak ayaklarıyla koşsun ayrılığın poyrazı
Zemzem kuyularında erir mi dersin yüreğinin nasırı?
Git?
Zincirinden kopmuş bir ömrün tek halkası gibi git
Tek halkası gibi git.

Gidiyor musun şimdi sen?
Diyordun ya
Kal-u Bela’da yazılmıştı adım alnına
Harf harf yüreğine kazınmıştı oysa.
Sen, dindirebildin mi yüreğinin kanayan yarasını?
Oysa sen
Şeyh Sedreddin’de el açmıştın Allah aşkına
Hacı Bayram’da yalvarmıştın kavuşmak adına
Yedi tepeli şehrin, yedi tepesine mum yakmıştın ya.
Hatırladın mı?
Şimdi öylece
Sessizce
Parmak uçlarının derinliğinde
Gidiyor musun?
Git?

Git!
Git de inzivasına yatır düşlerini yalnızlığın.
Bir sigara bitiminde söndürürüm anılarımı.
Mahkum ederim kitaplığımın tahta raflarına
Terk edilir tozlanmanın esaretine, adını yazdığım defter.
Sen bir hattat edasıyla yazdığın vedanı
Al koynuna da öyle git.
Git!

Zordur sabahlamak yalnızlığın gecelerinde.
Bu gidişlerin yolları dardır.
Bakma ardına dönüp dönüp
Dönemezsin geriye.
Ama önce çek sinemden ellerini aşk!
Ama önce boynuma vurduğun kılıcını al da git!
Damlamasın kanım yalnız gireceğin kefenine.
Git,
Bir kendini birde bendeki seni alda git
Git
Allah kahretsin işte!
Git!
SELMA PEKŞEN