24
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
4323
Okunma

Sesiyle sözüyle emeği ile desteğini benden hiç esirgemeyen değerli hocam Sn.Mustafa Zorla beyefendiye sonsuz saygılarımı sunarım.
İyi ki varsın Mustafa Zorla...
Ahh gözlerin
Karadeniz kadar asi
Karadeniz kadar hırçın
Ve ben kirpiğinde asılı bir intihar girişimcisi
Düş/sem içindeyim
Tutunsam ölüm...
Gözlerinde kalan gözlerim
Yeşili karadeniz,mavisi derya deniz
Bir çağla getir
Kaybolan beni hapseden gözlerinden
Esaretinde gözlerinin hapsindeyim yar.....
Desene şimdi yanında olmak vardı
Tutmak ellerini
Ve gözlerime yapışıp kalan gözlerini görmek vardı
İçimdeki şiiir kırıntılarını toplayıp yüreğimden
Gözlerinin içine bakarken okumak vardı
Hiç kapanmayan gözbebeklerinde kaybolmak
Ahh gözlerin...
Say ki tutmadım ellerini,bakmadım gözlerine
Gönlüm sensizliğin işgalinde,avuçlarımda hasretin kor alevi
Yanmalara mahkum bedenimle,seni soluyorum,her nefeste
İçimdesin yar,içimdesin
Yüreğimi kavuran aşkın ve sen.....
Gecenin siyahi örtüsü sarmalarken bedenimi kollarınadır hasret
Yokluğun hüzzam bir şarkı olur yüreğimde kan revan
Elbet şafak sökecektir kirpiklerimin arasında bir vakit
Gönlümün yarası koyu ayrılık kokusuna esir.
Yokluğun hançer misali kanırtırken sinemi ucundan damlayan kan sen
İçimde kanayan sen kanatan sen hiç bilmesende sevgili...
Bilir misin gecenin zifiri karanlığında
İçime damlayan kan hasretlerin yakmasını
Kollarımın sarmaladığı hayalinle uykusuz gecelerin
Bir kabus gibi üzerime çökmesini
Bilir misin ey yar,depremlerin sarstığı yüreğimin
Nasıl sen diye feryad ettiğini
Bilir misin...
Şimdi inzivasında gönlüm yarınlara kaygısız,masum çocuk misali
Hücresinde bağlı aşk ve yaşananlar saygısızcaydı
Kimsesiz sol yanım, ürkek tedirgin çarçur edilmiş sevdalara korkulu
Kimse siz kadar koymadı oysa bu korku sarmaşığında
Duruşu kırgın kara gözlerin hayali yakar düşlerimi her vakit
Bir çığlık büyür gecemde susturur bütün gülüşlerimi,mim dudaklar.
Aşkınla içime düşen ateşti yüreğimi yakan
Ayrılığın yaktığı ateşte yanan ben,yakan sen
Çaresizlikte çare arayan gönül yorgun
Bitap ve sensiz...
Komadı hiç bir ayrılık,umutlarını toprağa gömen mahkuma
Biçare yaşanan aşkın ertesinde.
Yalandı sensiz ölürüm diyen sözlerin, dilinin kenarında acımtırak bir yalan
Ölüm ayırırdıya bizi dahası yok ayrıldık işte ölüyorum ben can
Ve yırtılır çürük çabut gibi tüm senli günler ellerimin avazında
Düşündüm de yarım yamalaktı aslında aşk,korkularım bu yüzden
Hasret ufkumda bir kızıl sancı ile doğurur tüm öfkelerimi
İsyan kelimesizlik olur sensizliğe yar...
Yığılıp kalan bedenim
Maruz kaldığı acımasız darbelere isyanda
Aşk kavruğu yüreğim
Biçare sevdalardan yorgun
Biçare dertlerin dermansızlığında
Yangınından kalan küllerin savrulduğu
Sensizliğe aç
Son kullanma tarihi geçmiş
Faydası faydasız ,ilaç
Kesiri paydasız
Sonuçsuz işlemlerin burgacında
Keşmekeşlerin yaşandığı bir ada sahilinde
Son nefesini verirken sen, sen, sen diye inleyen
Feryadım,avazım,çarem sen
Sen
Sen...
SELMA PEKŞEN - MUSTAFA ZORLA