2
Yorum
11
Beğeni
5,0
Puan
1607
Okunma
Uzak nedir?
Kendinin bile ücrasında yaşayan benim için
gidecek yer ne kadar uzak olabilir? (İsmet ÖZEL)
Banliyölerin ıslak istasyonlarında
Yabancı ağızlardan işitiyorsun sapa yolların hikâyelerini
Susuyorsun, her yol kendi toprağından nasılsa…
Alt yazılı bir hüzün taşıyorsun
Mavi ekranında hayatın.
Seyredenler ayaküstü okuyor
Yol halini ince kederinin.
Bazen kendi bile kalabalık gelir insana
Kendi sesi uğuldar içten içe,
Susmak biraz da bu yüzden güzeldir.
Gitmek, suskunluğu yanında götürmektir.
Vakti çarmıha germişsen,
ya da ilahi kudret çekmişse göğe onu, fark etmez,
Bağışlanmış mekânlar çağırır seni.
Gaybî kip ekleriyle çekimlediğin gitmeler
Kalp vadilerinde çağlar ki ölmek istersin bir an.
Seni tatmin edecek tek gitmek olur, ölüm.
Varlık iddiasında bir çizme kadar olamadın şu dünyada!
Yokluk en çok topukta direndi.
Sonra, sancıdı Allahaısmaladığın kalmalar.
Haydi bir şemsiye aç bütün gözyaşları için
Şapkalı a’ların ardına düş rüzgâr gibi, telâş gibi, feryâd gibi
Kendinden gitmekle başlıyor her mukaddes yolculuk
Öznesi tekil, geçişsiz bir yalnızlığa kesilmiş biletin.
Örümceğin, ağzına ağ öreceği vakte kadar
Ateş tabanlı ayaklarını, sür çatal diline gölgelerin
Dilbüken zakkum şerbetiyle doldurmuşsun kırbanı.
Dişkesmez katıksız ekmek azığında…
Yol uzun, sen karanlık…
İşaret levhaları başka lisanda…
Hadi başlasın yolculuğun artık…
Bekliyorum seni, “senden içerü “ bir yerde sabırla….
OLCAY GÖKÇE (ŞUBAT 2019)
5.0
100% (6)