anam geldi gitti söylendi durdu,
Cemile ilgilense de; içim ısınmıyordu
almanyadan uzaklaşmam gerekiyordu
amcamın sayesinde sahilde bir pansiyonumuz oldu

bir nikah.. ne nişan, ne düğün istemedik
“hayırlısı olur inşallah.. ya nasip” dedik


zaman içinde “Topalın Yeri” meşhur oldu
büyük şehirlerden kimler, kimler gelmiyordu
lakin eşim hiçbir şeyle ilgilenmiyordu
anam her zaman ona kol kanat geriyordu,

güzel bir gündü; gençler eğleniyorlar
anam ve misafirler gözleme açıyorlar


güllerde, sebzelerleyim ben, her zaman işler yürürdü
yıllardır her misafir nostalji yaşar “köy”ü görürdü
herkese laf yetiştiren bir cevval "tandır gülü";
peynirli, kabaklı böreklere tereyağ sürülmüştü

aklımda, hülyamda hep o, sanki mucize oldu
bu ses.. bu koku.. bu güzellik o’nundu


nere baksam gördüğüm, duyduğum herkes, her şey onu andırıyor
ne zaman vardım bilmem tandıra çakıldım o anlatıyor
tandıra yakacak atıyor, sacda börek pişiriyor, ömre can katıyor
koşmuşum, bağırmışım.. Afitap masum masum bakıyor

turistik otelin servisi bozulmuş, o da inmiş bizim pansiyona yerleşmiş
birazdan balayındaki doktor yeğeni, eşiyle bizim buraya gelecekmiş




DEVAM EDECEK