7
Yorum
11
Beğeni
5,0
Puan
1882
Okunma

siğil
tosbağa ile oynamaya kalksak
“-siğil atar” diye ikaz edilirdik
kazara siğil filan kapmışsak
ekmek arasında yılan kabığıyla
tedavi edilirdik
olacak şeymi diye alay edenler
enin de, sonunda
kocakarı ilacına mut olurdu
“-hepsi bi yana da
temreyi kopya kalemle çızardı Hebiboğlu
karısı tavuk çanağında ıslatır tüyü
olmadı tükürürdü
ertesi ğüne galmaz
itdirseği iyi olurdu”
“-ya nuska, iğde çekirdeği,
hatta nazar boncuğu
nelerden nelerden görsen bi
garga etinden medet umulurdu”
tavukgötü
“-aman canım sen de;
siğil filen dert mi
ağrısı yok, acısı yok,
emme tavıkgötü, öyle-böyle deği
anasını sattımın derdi”
“-tabi tabi elinkini görmeyen
kendinikini minare gırığı sanırımış
her dağın kendine göre dumanı varımış
eloğlu türküsünü bile yakmış
“senin derdin dert midir
benim derdim(in) yanında
kimselerde görmedim
böyle dert hayatımda
beterin beteri var”
“-len epap öyle deme valla
yok; babıç sıkarımış da
ondan neşet ederimiş
yok şöyleymiş de,
yok böyleymiş
ayağımın çıkmadık yeri galmadı
şaka-maka deği yau
aya(ğı)mın üsdüne basamayorun
ağrı-sızı demişsin cabası
canımdan, dünyamdan vazgeçiyon
kesseler atsalar gözümde yok töbossun
yerden alıyon-göğe savırıyon
“bana bi goca ilazım
oda bu ğece ilazım”
dedikleyin
mafoldum
o mubarek de;
köstüköpe(ği) gibi ordan-burdan dürtüyo
ayrığın etti ğibi dokandığı yerden kök salıyo
melhemi, ilacı-garacı, yakısı
ne duyduysam sınadım gari
ne dedilerise etdim
netdiysem faydasını bulamadığım gibi
zılla beter etti
ele ırcatını …..
ya mubarek ya!”
“-len benim ondan çekdiğimi
bi ben bilirin,
bi Allah bili(r)
geşmiş ğün valla
hinci aklıma gelmeyo,
kim idi biri
cığara içiyomuş
değiri-değirividi
etim de yanıyo emme
ben dünden ırazıyın
vaa!
ertesiğün bi bakdım
ilmek-ilmek tifsidi ğeldi
oyumuş
Allah duşmanımısa da
gul başına
böyle bela vermesin.”
tavıkgarası
Allah duşmanımısa da gul başına vermesin.
bi tavıkgötü- bi de tavıkgarası
“-ötüyon dediysem epili bi(r) oldu
biğün a(ğ)şamüzeri..
dünne birden gararıvidi
bi garannık çöküvüdü üsdüme
sanısın bi(r) yanıma enme endi, birden
iki ğözümün ikisine de
..
gözçukurum, gözlerime dar geldi
ele ezzatını …..
ataş çarpmış gibi elleriminen gapayon,
akla gelen evde gonşuda olan ne varısa
aklımıza ne ğelise
kim ne derse ı ıhh
ağıyon-dönüyon, ovuyon, narasın
teze deri deyen de oldu
ısıcak aş da,
yumurta gızardın gapan deyen de
elimden gelse seğirdiminen getçen gasabaya
tokdura..
evzineyin deyon höyle bildiğim yerleri,
eyatlı ayağaltını
o ğedenneri ı ıhh, göz görmeyo
ben sanıyon ku.. pus var,
bakıyon ortalık gapgaranlık
“harman vahtı ne pusu,
ilkağşamdan ne garanlığı bu len”deyon
çocuklara sesleniyon herkeş sapa, harmana
dağa-daşa ğetmiş
“hu” deycek etirafda kimsecikler
Alla(hı)n hiş bi gulu yok
in cin top oynayo
“-ehn” deyen
“sen ne deyon herif” deyen biri yok..
su içeyin derkene desdiyi devirdim
elimine(n) sağı-solu yoklayan derkene
elime ğeldi gatırların zencir örkleri
sopsovuk ilan deye atıymışıyın
kör beygir ğibi
ortalıkda galagalmışıyın
bi(r) gorkdum-bi(r) gorkdum
tevatür deği(l) valla
oturuvidim eleren bir yere
bi a(ğ)ladım
bi a(ğ)ladım ta öyle
bi ğücüme ğetdiy ki
kendi kendime, utlandım
“ahir fakıt” dedikleri bu olsa gerek,
i(n)sanın aklıma i(l)k ne ğeliyoru biliyon mu?
“haralda yeycem kepek tükendi de
senin anna(ya)ca(ğı)n uruhumu teslim etdim de
farkımda dee(ği)lin,
..
sonura “heyvah” dedim
ya ölemez dee böyle galı(r)sak
asıl tevlike bu.. deye geşdi içimden
töbe estağfirullah töbe
ulan bu nası(l) dert böyle
olturuymuşun elerdiğim yere
neçe fakıt oldu bilmen..
bi(r) a(ğ)larsın
bi(r) a(ğ)larsın
Allah Allaahh!....
son fakıt, ahir-i ömrümde
hu başıma ğelene bak..
“hey Ya Rabbim” dedim
“ahir zamanımda
bu da mı gelceğdi başıma”
ne garşındahkını ğörüyon
ne nere(ye) ğetdiğini
ne nere basdığını yerli bilemeyon
garşındakı gülüyo mu, ağlayo mu
yediğin tiltombak mı, gaysa mı
gavın mııı, garpız mııı;
ergin düğelek mi?,
inadına ham ğabak mı
hele bi de diş olmayınça var yaa!!
hepiciği de havayınan-cıva
gülün irengi ne,
evin gapısı nere
gatliken görememek, bilememek
zorun zoruymuş…
meğere dünyada en böyük niyemet
gözümüş,
gözündehi nurumuş
billorumuuuşş..
..!
Allahın gula verdiği her niyemet
yitirilmeden fark edilemeyomuş,
insan gencikene
bireş daha uyuyan deyo
goyaa! zabah keyfi yapıyo(r)uya..
betdova mı aldık ne
“nahı gadın Alla(hı)m
uyu da uyanama
bak dur da göreme imi” deye..
ne b(ileyi)en ben..
anamı, ıramatlık anamı bek yordum
üzdüm.. eziyet etdim
yalvartdımıdı
Allahı var ilenmezdi zavallı emme
onun ilenmesine bakar bu
içinden geçerimişdir m(uh)akgak!
a(ğ)zından çıkması şart mı
(y)okarda Goca Allah görmeyo(r) mu?
..?
“-çocuğukana “çekmemi-sürmemi” deye oynardık ya
“çekme” deyinde çekmezdi ya gözümüzü gapayan
“sürme” deyincekleyin taha basdırıdı hanı
hiş bi sahat gözünüzü gapatdınız mı
ne bilceniz gözün ne işe yaradığını
onculayın bilemesiniz?
…
hiş gözünüzü gapada bilimisiniz
ombeş takike..
hey anam heeyy!
..
“-gazma sallayıp daa
temelini atdığın,
çamır garıp daa, kerpiş kesdiğin
daşını davşıyıp da
elininen yapdığın duvar..
kendi elininen mıhladığın gapı
hinci sana gapalı
ne demek bu leen
aklı depesinden gediyoru i(n)sanın
..?
İki ğözünden sakındığın evladlar yok muu?
bir bir yuvadan uçup, hinci sana el olmuşlar,
evleri ayrı.. yolları ayrı
gapıları ayrı açılıyoru..
sen bi(r) eyvaz.. bi(r) köro(ğ)lu hesabı
bi başınasın gayrı..
gocağarı da gedivirise
elin aya(ğı)n dutulacak
asıl o zaman tanı gari
yalan dünne kaş bucak..
sağ olan başa daha ne gelcek gari
işde insanın ahir vakıtdakı hali!!
eveli adamın biri
Peygambere; “-Ey Allahın Resuli
gıyamet ne zaman gopacak”
deye soval etmiş
Peygamber Efendimiz
“-sen öldüğün zaman” demiş
ölüm başga nasıl olcak ağğa!
asıl ölüm bu
ölümden beter hemi de..
yaaa!!
o hesap,
gulaklarımın kıllarının
hakkından gelemez oldum,
aldım gabil ettim
burun kıllarının ağarmasının
önüne geçemedik gabillendim,
gaş ağarı(r) mı
ağarıyomuş..
betin-benzin irengin soluyomuş..
ayakda durmak izdirap veriyo
seğidelek çıkardım yokuşu
hinci deben-düş
ayaklar yörümeyoru
yörümeyo….
insan hepisine alışıyo
gabilleniyo
emme
bu tavık garası
Allah’a ası gelmiş olmayan
Allah beterinden saklasın da hani
görülmüş, duyulmuş bişiy deği(l)
işime gelmeyoru emme,
tavıkgarası her şeyin sonu eee..
biz dee bişiylerin de başındayız
yarına çıkar mıyız
i(n)şaallah ümitliyin
de! gene de Allah Kerim
Canab-ı Allah baksın görsün gari
O bili(r) işini
bize düşen hebeyi hazır etmek
hazır mın Hacımemedo(ğ)lu
be demek!
evelallah hep hazırdır bu gulu
Canab-ı Allak bilip duru(r)..
Çalı/ 1777
DİPNOTLAR
köstüköpeği: kötebek, körsıçan
zılla: iyiden iyiye, hayli fazla, ekseriya, çoğunlukla, genele yakın
tifsimek: sürtündükçe eskiyerek özelliğini yitirmek
tafsımak: kendi kendine yok olup gitmek
tavukkarası: karağı, gece körlüğü, aydınlık olmayan yerlerde görme zorluğu
ayağaltı / ayak altı : sıkça gidilip gelinen kullanılan yer, kapı önü
tiltombak: şeftali, tüylü tombak, tombarlak (yuvarlak) mı acaba
5.0
100% (11)