19
Yorum
47
Beğeni
0,0
Puan
3310
Okunma

KLIBİ İZLEMEDE___
/SIRINKELEBEK.F.M/videos/591060310997318/?pnref=story
Ne yaparsan yap
Kambursun bu coğrafyada
Nerede uyursan uyu
Gördüğün aynı gökyüzü
Hicîvde yalan çok
Sözde geri dönüş yok
Doğru söz topal eğri söz değnek olunca
Kaleyi boş bulan Vurup kaçıyor
Güneşe zarar veren haramîler
Sararmış anılarımızı ezmeye çalışıyorken
Karanlığa dönüyor garibân dünyamız
Kahır çekiyor kadife rüzgârlarımız
Ayrılığı sevdaya yakıştıran dört nala varılmış ufuklar
Gururda bırakmıyor tozu dumana katıyor
Batak rengi gözlerimizde
Zakkûm tutmuş ellerimizde
Karıncıların üzerinden atlayarak geçtiğim
Onca helâl toprak varken
Ellerini sıktığım hasretler kölem oluyor
Git dersem gidiyor kal dersem kalıyor
Şunu bilirim ki
İbadetleri sadece yaradana
Hatırlarsan
Ben yine üşüyerek yazardım sana
Gitme de derdim
Fakat öyle çok yağmura doymuştuk ki
Bulutsuz gökyüzü
Rahmetsiz yeryüzü ister hale gelmiştik
Esmer vedalarla ekmeğimizi kürtajlamak
Sanki bunu istiyorduk
Toprağın çorağı
Dünyanın kurağı mutluluk getirecek sandık
Sevdin mi şu yağmurları
Kralsın anlayacağın
Sağnak sağnak gülmeyi özlüyorken
Papatyalara şikayet ettim seni
Öyle demledim şiirlerimi
İki satır daha akıtacağım yaş
Borcum olsun sana
Artık
ölmüş bir balık gibisin köhne güvertelerde
Bu saatten sonra
Ne o gemi bu limana yanaşır
ne de bu liman o gemiye yakışır
Canımı pazara yatırdım
EsnafI aşk çıktı şimdi ne yapalım
Diğerlerine göre daha çok üflediğim acılardan sonra
Canın yanıyor mu diye sormayın bana
Uf’ oldu geçti
Artık yaralarımı öpmen
Çok komik duruyor değil mi
Ama sen yine de canın yanınca seslen
Kamburumla koşar gelir
Yüz ömür acına yetişirim
Küllerimden doğar
Ölünü de severim
Şiir, Ses: Funda Mavi (ŞİRİN KELEBEK)