4
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
1558
Okunma
Sonunda seni de kısalttım ömrüm kadar
ve birer birer kapattım şehrin ışıklarını
Şimdi zaman
ruhumuzu avutan sessiz bir yabancı..
Esrik akşamların melodisinde bıraktım
sözcüklerimi.
Lal notalar düştü peşime eylül acılarından...
Bir nebze bahar, iki tutam gözyaşı
Ayıldıkça ve ayrıldıkça,
ne ölümler sıralı,
ne de yaşamak ölesiye pahalı..
Susuz bir yaz ertesi,
söndürdüm sigaramı nehirlere karşı..
Sonra
köprüler geçtim yalınayak, düş’ü çıplak..
Kaybettim göz göre göre içimdeki çocuğun ellerini
ve bağladım yazgımı ucuz bir gülüşe..
Kavruldum akşam akşam
bir sabahın gürültülü uyanışında..
Ansızın panzerler geçti üstümden,
anlatamadım.
Çaresizliğin kıvrımlarını kucaklayıp,
sakladım, hep sakladım..
İşte böyle usta..
Diyeceğim şu ki senden aldığım ne varsa,
usulünce koyuyorum yerli yerine
ve tüm kuyulardan çekiyorum hayallerimi..
Artık zaman,
ruhumu gülümseten sonsuz bir aşk’ı dinleme vakti...
miNe güLtepe
29 haziran 2012
5.0
100% (8)