7
Yorum
8
Beğeni
5,0
Puan
2620
Okunma

-I-
çocukken, kâğıttan gemiler yapardık
büyüdük, ağıttan filolarımız var şimdi
kâğıttan gemileri batırdık
-II-
yorgun bir sonbahar
yutuyor cismimi
susuşlarım uzun
ve sahipsiz bir mezar taşını
andırıyor yüzüm
eksildikçe uykular
artıyor yalnızlığım
-III-
bıktım kalabalığın ortasında
biçilmiş rolleri oynamaktan
hangi mâbede dokunsam
kirlerden arta kalan pas kokusu
ellerimi göğüne bulasam
avuçlarımda sensizliğin tortusu
-IV-
önceleri yalnızlığımı büyütürdüm
şimdilerdeyse boy boy çocukları var
dişlerimin arasında tütün öğütürdüm
ana-dilimde yokluğun havar
-V-
tercümânı olsaydı gönlümün
koparmaya razıydım dilimi
râm olmuştum oysa
sırat gibi keskin
ürpertirken sesin
yokluğun boşluğunda
-VI-
yetmeyecek lügâtimdeki sözcükler
kızıl kıyametleri şerh etmeye
bir yol var biliyorum
dilim varmıyor anlatmaya
-VII-
biliyorsun bana en çok susmak yakışır
çığlığın en yalın hâlidir susmak
konuşursam kopar kıyamet
sensiz piç gibi sahipsiz
beynimde uğuldayan bu kent
-VIII-
ayrılırken kendini bende unuttuğunu bilmedin
bilemezdin
şimdi öyle çoğaldın ki
varlığınla yok oldum
-IX-
aklımla kalbimi terazinin iki kefesine koydum
kalbim ağır bastı
tuttum aklımı sattım
şuursuzum şimdi
Necat USLU
5.0
100% (15)