4
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1514
Okunma
Saçlarını Afrika tarasın geceleri
Sen bana gel artık
Özledim çok seni
Seninle bir bahar taşlayalım dağ çiçeklerinden
Simsiyah uğultular boğarken ellerimizi
Öpeyim ellerinden
Gülüversin dudakların her daim
Çift şeritli yolların en afili yüzünde
Burnun köprüyken kıskanılan öpücüklere
Çağır beni sevdiğim
Bambaşka bir şarkı yazıp
Seninle söyleyeyim
Rantı küskün algoritmalar dizilirken boncuk boncuk
Abaküs zekasında çekirdek fırlatıverip çakır göze
Koşalım, hiç korkmadan, incitmeden kardelenleri
Seni çok özledim
Belki saçların toz toprak içinde
Belki de buğday elenmiş değirmende
Yüreğimi koyup gelebilsem bir kez yanına
Ve sarsan dalaman çıngıraklığında koynuna
Beni apansız
Etnik bir rüzgar belleyip titreyişlerini
Kırlangıç pabuçlarında avuçlarımda bekletip
Isıtsam gıcırdayan dişlerimin çok sessizliğini
Öpüp, ölmüş olsam bir mübarek gece misali
Sana ait, senle kokladığım beyaz çiçeklerini
Özledim seni çok
Çıkmamaya ant içmiş şiirin
Davetsiz bir misal gibi beklettiği indirimlerde
Depozitosuna aşk düşmüş münhasırlığın
Sensiz yalnızbazlarını avuturken dokunması yasak
Aşk sayılan dakikaların kan örtüsünde
Kıyında yanışlarım silinirken zamandan
Çuha dokunurken tenine ak lenflerine ait damardan
İki yıldız dikip göz bebeklerine son gidişinde
Öyle unuttum saçlarına ait zencefil kokusunu
Bir başka diyemedim, anlatamadım seni sevdiğim
Çok sevdiğimden olmuş olabilir bu karmaşa
Şiirin uğursuz bahtına açık yakarışlarda
Bil ki dil çengisinde yüreğime küller bıraktığım
Bil ki seni çok özledim
Gözüm kentin kırık camlarında bir terminal arıyor şimdi
Bekliyorum dün gibi gidişinde yanıma gelişlerini
5.0
100% (14)