yusuf yüzlü olmak zor bu devirde gülizâr
mısır zindanlarında pay edilir gündüzüm
kader denen sahrada safran büyüsü kumlar
kan çanağı sebepte çırpar dudaklarımı
taşır derken gövdemi bıçkın nakışlı yüzüm
çingene mengelleri yırtar yanaklarımı


emanet çilli nazım ve zemheri bir kalem
ceberrut suratlarda parıldayan ziyafet
bir engerek misâli saldırır cümle âlem
rutubetli ve nursuz ondurmaz kuyularda
ve kahrıma çınlarken aşk tebdilî kıyafet
kervanlara sunulur göğsümde galibarda


yusuf yüzlü olmak zor bu devirde gülizâr
saray duvarlarında parçalanır gömleğim
duldalık renk çıkmazı nefsânî uğultular
amansız marazlarda uğrak verir düşüme
en ulvî tebessüme tutunurken gerçeğim
sürüngen pençelerden imler düşer peşime


kara katran döşeği darmaduman sarmaşık
imlâmı aradığım azâb-ı cifir menzil
vakitsiz hayıflarda şevkle yunduğum ışık
o çipil gözlerimden saklar sürgünlüğümü
zapt edilirken sînem gurupta tekmil tekmil
dokuz canlı ayalar karalar günlüğümü


yusuf yüzlü olmak zor bu devirde gülizâr
köle pazarlarında zincire siner kokum
günahkâr mâbetlerde iğne dişli bakışlar
nil nehri’nde kutsarlar çürümüş bedenimi
ve inlerken silleler ismimde yudum yudum
şerh düşerler lazâ’ya varoluş nedenimi


savruk seslenişlerde derin vadiler suskun
ve korkum olur birden imbatlarında infaz
hicranı kabûllenmiş nüfusu zembil meskun
mahallerde keserler upuzun saçlarımı
teşhire yaslanırken gergin kaşlarımda haz
münzevi pencereler not tutar suçlarımı


yusuf yüzlü olmak zor bu devirde gülizâr
sokak aralarında kirlenir şen mizacım
melâin tutsağında kudurgan fırtınalar
cevâhir nağmelerle sancılanır hâyâma
tel tel avuçlarıma dökülürken miracım
sakıngan gecelerde ifrit çöker ziyâma


zemin yağ gibi kaygan zuhur mıh gibi taraf
cürümümde hırçınlık göğe şahlanan bîdev
her kaçak dövüşümde yakamı toplar araf
benzi solgun bir nergis payitaht evvellerde
ve yüzümü yakarken yüzsüzlük alev alev
bâkir huylar sağılır şûledâr cevvâllerde


yusuf yüzlü olmak zor bu devirde gülizâr
rakkâse dimağlarda cerahat tutar yaram
balçık salıncağında serkeş dilli oyunlar
müzmin gerdanlığıyla örer mahrem günümü
düşerken şafaklarım kuş sesleriyle haram
cemşit karanlığında aranırım yönümü


tövbe sathında kamer esrimiş meşum bir zal
yusuf yüzlü olmak zor bu devirde gülizâr
bıçak sırtında iklim ve mercan kesiği hâl
ziynete baskın verir dirayet imtihanı
yusuf yüzlü olmak zor o şehirde gülizâr
sefahât dâr-ı zifir hatırât kurt kapanı


yedişubatikibindokuz-tarsus

hakan ilhan kurt