“Sabah akşam demeden, kendi içinden, korkarak ve yalvararak, alçak sesle Rabbini an ve gafillerden olma.” Sûre-î A’râf, 205’inci ayet
eksik olmaz bilirim tâ ezelden beridir çevirir çemberini durmadan kahpe felek hani doymuşum desem tezgâhına yeridir yontar bedenimi de acımaz zerre billâh burnumu sürter durur sindiğimi görerek yine de aman vermez inletir sabah sabah
kahpe felek bilirim hazzın olur firâkım yılan derisi gibi parıl parıl cürümden bilirim ki en leziz ziyâfetin merakım gecenin örtündüğü hıncımdaki ihtiyat çalabildiğin kadar körelt yüzümü tümden belki ferahın olur yüzsüzlüğümde feryât
bilirim kem ağzını açılınca ne sevinç ne bir damla huzurun tadı kalır sebatkâr bilirim açılınca gövde basmış nice dinç civanları çökertir yalın kelâm savaşın sıyrıl pusatlarından göreyim kimi yakar cehennem oyuncağı o mendebur telâşın
felek bilirim seni gözlerinden tanırım humar bakışlarında hin kere hin itilâf tanırım seni felek düşer elbet yıldırım o açgözlü alnında titrer alaycı duruş bedeli ayyaş keyfi düştüğümde bir paraf dinmez mi sanıyorsun o arsızca kuduruş
bilirim esvâbını ey benzi atmış felek ihtişamın simsiyahgönüllerde belirir hâl üzere hoyratça tarifine ne gerek pespaye gülüşlerin çullanır siyim siyim kanma akîl duruşa akıl yalnızca zahir dik koy başını felek ben hep böyle deliyim
onbeşaralıkikibinsekiz-tarsus hakan ilhan kurt
Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
bilirim esvâbını ey benzi atmış felek ihtişamın simsiyah gönüllerde belirir hâl üzere hoyratça tarifine ne gerek pespaye gülüşlerin çullanır siyim siyim kanma akîl duruşa akıl yalnızca zahir dik koy başını felek ben hep böyle deliyim
Yüregınıze saglık.... Cok cok güzeldi.... SAygılarımla....dua ile....
bilirim esvâbını ey benzi atmış felek ihtişamın simsiyah gönüllerde belirir hâl üzere hoyratça tarifine ne gerek pespaye gülüşlerin çullanır siyim siyim kanma akîl duruşa akıl yalnızca zahir dik koy başını felek ben hep böyle deliyim
HARİKULADE BİR ESER ..... YAZAN YÜREĞİ ÖPMEME MÜSADE EDİN LÜTFEN..........
Başım nasıl dikse felek sen de karşıma öyle çık ! Şiirde bu üslubu seviyorum. Bu sabah kısıtlı zamanıma rağmen şair kardeşimin ustalığından istifade etmeden, şiir okumadan çıkmak istemedim.Yakın dostlarıma tavsiye ettiğim gibi; Hakan İlhan Kurt şiirleri ders niteliğinde şiirlerdir.Öğrenmek isteyenler buyurur.
Sitedeki alkışlama furyasında olmadığınızın ispatı bu şiirdedir...
Gerçekten çok üzüldüm. Bu kalitede bir şiir, teşekkürsüz geçilmemeliydi ! Bu furyada olan ve "sayfanda bende varım haa..." mesajı vermeye yönelik o kadar çok üye ve üye yorumu var ki !
Sizin gibi kaliteli şiir yazan sanatkârlar genellikle yorum gelsin, millet alkış tutsun diye şiir asmaz... Şiir gerçek sanatkâr için yaşam biçimidir. Ne alkış, ne yorum sayısı, ne yorum kaygısı ne de beklentisiyle asılır. Sadece karşılıklı ruhtaki o açlığı doyurmak için menfaatsizce paylaşılır. Ya da öyle bilirdik... Şahsınızı tanımam ama eserlerinizi hayranlıkla takip ediyorum. Dolayısı ile bu sayfadaki yazım tamamen şahsi fikrimdir.
Çok üzüldüğüm bir konu var. Burada konu asla sanat değil... Sadece hani olur ya; hanımların altın günü... İşte özet bu... Ben sana geldim, sonra benim sıram gelince sende bana gel... Ehhh yontulmamış değilsin yaa ! Gelirken elin boş gelmez, şöyle egomu tatmin eden, alkışın, şakşakın bol olduğu birkaç satır da yazarsın artık ! Saptan samandan yazmışım, ne anlatmak istediğim anlaşılmış ya da anlaşılmamış, imlâsı bozuk olmuş ne çıkar ? Ben sana gelip iyi birşeyler yazdım... Hadi bakalım eşek değilsin yaa... "söz, sizin meclisinizden dışarı" Buyrun soframa. Pardon şiiri andıran şeye. Egomu doyur ki; ben neymişim yavvv diyebileyim !
Yazık... özetle yazık ! Şiire yeni hevesli gençlerimizin bu durumu görüp etkilenmemelerini çok isterdim.
Bunları sayfanıza yazdıktan sonra "lütfen ama lütfen sayfamda misafir olmayın... " olsanızda merhaba dahi demeyin" inanın beklenti içinde bir üye değilim... ki, aylardır zaten asmıyorum. Sözüm böyle bir eseri okuduğu halde teşekkürsüz bırakıp gidenleredir. Altını çizerek belirteyim... derdim, üzüntüm asla yorum değildir. Sanatkâra teşekkür edilmeden gidilmesidir !
Son b,r konu... dün fark ettim... Bu yorum işi öyle bir hale gelmiş ki . (İĞRENÇ !)
Sitede 1 yıllık üye olmasına rağmen 1950 sayfa yorum yapan üye var. Eşittir 19 500 yorum. Guiness rekorlar kitabuna bir Türk gönderebiliriz, yaşasın ! Bir yılda 19 500 şiiri oku... üstelik hepsini anla... yetmez gibi bir de yorum yaz... Ortalama 2 dakikada şiir okuyup, anlayıp yorum eklemeyi başaran muhteşem Türkler var !... Her şiirde yorum taktiği aynı. Şiirden bölüm kopyala yapıştır ve altına ilave et... aynı son ile noktala
Güzel dizelerinizi yürekten kutluyorum. Saygı ve selamlarımla.
Sayfanızı, sizi tanımasam da dertleşmek için lullandım. Özrümü kabul edin... ya da engelleyin tamamı silinsin
..dertleşmek için uygun bir adres..:) neden sizi engelleyeyim? neden yazdığınız bu güzel yazı silinsin? samimiyetinize binâen saygı bendendir.. yazdıklarınızla sessizliğime ses oldunuz, teşekkür ederim.
..internet denilen zımbırtıyı adımlamaya başlamadan evvelde şiir yazıyordum. benim işim bu; yazarım... yazarım zirâ belki ukâlaca belki de çok iddialı bir söz olacaktır ama bugün okunmasa da 150 yıl sonra okunacağından adım gibi eminim...dolayısıyla ben yazarım ve ortam uygunsa asarım, şiiri..
değer ölçümde karakter önemlidir.. bildiğinizden eminim ki, yazılar yazanının açık karakter hüviyetidir.. dolayısıyla her yazı yazana aldırmam/önemsemem.. ancak önemsediklerimde de çağ ötesinden bir aşinalığımın olduğu mutlâktır.
şâirlik, sadece şiir yazan anlamını taşımaz. şâirlik, aynı zamanda vakur bir duruşu, alenî bir tavrı ve sağlam bir karakteri ifâde eder. bu yol üzre izlenen seyirde en büyük kasırgalar/fırtınalar, bir bâd-ı sabâ olur sinemizde; bend vurulmaz seller, ayakuçlarımızda asude bir çaya keser; en karanlık geceler, en lacivert bedrî masallarla donanır; zamanı alnından perçinler sükunetimiz...
Hakan kardeşimiz bu yazıyı niye silsin ki... hemfikiriz bu konuda...
yorum konusunun ne kadar suistimal edildiğini forum-genel "Yorum ve Eleştiriler hakkındaki sesli düşünüşler" bölümünde dilimizin döndüğünce izah etmeye çalıştık ama orada bile bir sonuca ulaşılmadı. çünkü o işi alışkanlık haline getirmişlerin, yorum (!) yetiştirmekten o sayfalara vakti bile olmuyor.
ben her şiirde önce şiiri, sonrasında şiiri gerçekten analiz eden, kavrayabilen kalemlerin yorumunu zevkle okuyorum.
bahsettiğiniz gibi yorum(!)lar gördüğümde ise, sayfadan çin çarpmış gibi kaçıyorum inanın ki bıkkınlık geldi artık.
edebiyatın ciddi bir iş olduğunu anladığımızda çok yol almış olacağız. Hakan kardeşimiz'in Türk edebiyatı için bulunmaz bir değer olduğunun bilincideyiz hepimiz. Onun şiirlerine az yorum yaparım, ama her şiirinde gözlerinden öptüğümü iyi bilir. her şiirinin kalitesi ayan beyan ortadadır.
..dertleşmek için uygun bir adres..:) neden sizi engelleyeyim? neden yazdığınız bu güzel yazı silinsin? samimiyetinize binâen saygı bendendir.. yazdıklarınızla sessizliğime ses oldunuz, teşekkür ederim.
..internet denilen zımbırtıyı adımlamaya başlamadan evvelde şiir yazıyordum. benim işim bu; yazarım... yazarım zirâ belki ukâlaca belki de çok iddialı bir söz olacaktır ama bugün okunmasa da 150 yıl sonra okunacağından adım gibi eminim...dolayısıyla ben yazarım ve ortam uygunsa asarım, şiiri..
değer ölçümde karakter önemlidir.. bildiğinizden eminim ki, yazılar yazanının açık karakter hüviyetidir.. dolayısıyla her yazı yazana aldırmam/önemsemem.. ancak önemsediklerimde de çağ ötesinden bir aşinalığımın olduğu mutlâktır.
şâirlik, sadece şiir yazan anlamını taşımaz. şâirlik, aynı zamanda vakur bir duruşu, alenî bir tavrı ve sağlam bir karakteri ifâde eder. bu yol üzre izlenen seyirde en büyük kasırgalar/fırtınalar, bir bâd-ı sabâ olur sinemizde; bend vurulmaz seller, ayakuçlarımızda asude bir çaya keser; en karanlık geceler, en lacivert bedrî masallarla donanır; zamanı alnından perçinler sükunetimiz...
Hakan kardeşimiz bu yazıyı niye silsin ki... hemfikiriz bu konuda...
yorum konusunun ne kadar suistimal edildiğini forum-genel "Yorum ve Eleştiriler hakkındaki sesli düşünüşler" bölümünde dilimizin döndüğünce izah etmeye çalıştık ama orada bile bir sonuca ulaşılmadı. çünkü o işi alışkanlık haline getirmişlerin, yorum (!) yetiştirmekten o sayfalara vakti bile olmuyor.
ben her şiirde önce şiiri, sonrasında şiiri gerçekten analiz eden, kavrayabilen kalemlerin yorumunu zevkle okuyorum.
bahsettiğiniz gibi yorum(!)lar gördüğümde ise, sayfadan çin çarpmış gibi kaçıyorum inanın ki bıkkınlık geldi artık.
edebiyatın ciddi bir iş olduğunu anladığımızda çok yol almış olacağız. Hakan kardeşimiz'in Türk edebiyatı için bulunmaz bir değer olduğunun bilincideyiz hepimiz. Onun şiirlerine az yorum yaparım, ama her şiirinde gözlerinden öptüğümü iyi bilir. her şiirinin kalitesi ayan beyan ortadadır.
Gecenin bu saatinde zevkle haz alarak okudum bu güzel eseri... düşündüm...ironi kattıım düşüncelerimin yoğunluğunu aza indirmek için ...şiirin evrenselliği birkez daha ispatladınız kaleminizle... tebrilerimle saygılar..
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
Şiirin sahibi
Cevap Yaz
