1
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
20
Okunma

Hakim bey,
bu kez ayağa kalkmıyorum.
Zaten çoktan çöktüm.
İnsan sevdiği yerde
dik duramazmış, öğrendim.
Beni dinleyin ama
merhametle değil,
gerçekle dinleyin.
Çünkü ben masal anlatmıyorum,
ben içimde yıllardır süren
bir yangının tutanağını okuyorum.
Onu sevdiğimde
kimseye sormadım.
Çünkü kalp,
izin alınca atmıyor.
Ama bedelini
tek başıma ödedim.
İmkânsız dediler.
Bu kelimeyi
o kadar rahat söylediler ki,
sanki bir kapıyı kapatır gibi.
Oysa ben o kapının ardında
bir ömür bırakmıştım.
Bunu kimse tutanaklara geçmedi.
Hakim bey,
ben umut vermedim.
Ben hayal sattım kendime.
En pahalı yalandır bu.
İnsanın kendi kendine söylediği.
Her gece
“Bu son” dedim.
Her sabah
yeniden başladım acıya.
Çünkü sevmek bazen
gitmek değil,
kalıp çürümektir.
Beni asıl yaralayan
onun gidişi değildi.
Beni öldüren,
herkesin bana
“Geçecek” demesiydi.
Geçmedi.
Bazı acılar
insanın adına yerleşiyor.
İsyanım buradadır hakim bey:
Ben doğruyu seçmedim.
Ben kolayı hiç seçmedim.
Ama dürüsttüm.
Kalbime yalan söylemedim.
Herkes giderken
ben hissetmeye devam ettim.
Şimdi soruyorum size:
Sevdiğini inkâr edenler mi masum,
yoksa
yanacağını bilip ateşe yürüyenler mi?
Ben yürüdüm.
Yanacağımı bile bile.
Eğer ceza kesecekseniz,
kestiniz zaten.
Onun adını duyduğumda
içimde çöken sessizlik
en ağır müebbettir.
Ne kaçışı var,
ne temyizi.
Beni bu aşktan beraat ettirmeyin.
Çünkü ben suçsuz çıkarsam,
onu sevmemiş olurum.
Ve buna
hiçbir kalbim razı gelmez.
Hakim bey,
artık savunmam yok.
Çünkü insan
kendini bu kadar anlattıktan sonra
ya affedilir
ya da tamamen unutulur.
Ben ikisini de beklemiyorum.
Onun gidişinden sonra
zaman ilerlemedi.
Sadece takvimler yaşlandı.
Ben aynı günde kaldım,
aynı cümlede,
yarım bir vedanın
boğazımda düğümlendiği yerde.
İnsan her şeye alışır dediler.
Yalan söylediler.
İnsan bazı şeylere
sadece katlanır.
Ben yaşamıyorum hakim bey,
erteliyorum.
Geceleri
uyku bir sığınak değil artık,
bir sorgu odası.
Her rüyada
aynı yüz,
aynı mesafe,
aynı “olmadı” hükmü.
Ben artık isyan etmiyorum.
İsyan umut ister.
Bende kalan
yalnızca kabullenişin
soğuk, metalik sesi.
Bir kapı kapanır gibi
içimde.
Eğer bir suçlu arıyorsanız,
aynalara bakın.
Çünkü ben kendimi
çoktan mahkûm ettim.
Ne onun dönüşüne
ne de kendime
bir ihtimal bıraktım.
Son kez söylüyorum:
Bu aşk bitmedi.
Ama yaşanmadı da.
En ağır ceza budur.
İnsana ait olup
hiç var olamamak.
Defteri kapatabilirsiniz hakim bey.
İmza atmanıza gerek yok.
Bu dosya
kalbimde mühürlü.
Ve ben
ömür boyu
susmaya mahkûmum.
5.0
100% (1)